TEFSİR- 2. Kur'an ve insanın anlam arayışı


Kur’an Nedir? başlıklı kitabın Ekler’ini mütalaanızın sonuçlarını makalelere göre ve maddeler halinde yazınız.

83 yorum:

  1. HATİCE BÜŞRA KÖRGÜT 1/B (10070185)
    EK 1
    **Her insan yaşama tutunabilmek için bir neden arar.Değer insanı insan yapan ,insanın dış dünyası(nesne)ile ilişkisi sonucu oluşan, insanın hayatı anlamlı kılmak için tutunduğu eylemlerine yön veren bir amaçtır.Aslında değerler hem bir amaç hem de insanın hayatını anlamlandırması olan asıl amacına ulaştıran bir araçtır.Yani insanın inancı, hedefi ,saygı duyduğu vb. hayatını anlamlandırmada kullandığı bütün maddeler birer değerdir.Aslında değer tek bir inanç değil inançların bütününe verilen isimdir.
    **İnsan aklını, fıtri kabiliyetlerini,deneyimlerini kullanarak meydana getirdiği değerlerle hayatına yön verir.Ve her insan değerler doğrultusunda yaşamayı amaç edindiği gibi amaçlarına hizmet eden değerleri de anlamlı bulur.Ve bu amaç farklılığı bir insan için önem arz eden bir davranışı başka bir insanın nazarında değersiz kılabilmektedir.
    **İnsanın hayatını anlamlandırabilmesi için öncelikle bir amaca,örnek alacağı kişiye bağlanıp bunlara muhabbet beslemesi daha sonra amacına sarılarak ve örnek aldığı insanı kendine rehber ederek eylemde bulunması ve hedefe giden bu yolda karşılaştığı sıkıntılara göğüs germesi gerekir.Eğer insan hayatını anlamlandırmada yanlış yolu seçerse fıtratının anlam arayışına cevap veremez ve mutsuz olur.Kendini geçici zevklerle oyalamaya çalışır.Çünkü hiçbir insan hatalı ve başarısız olmaya katlanamaz ve yeteneklerinden de kuşku duymaz.
    **Değerler insanın bilgi birikimleri sonucu meydana gelir.Bilgi ise fertte kalmaz ve nesilden nesle aktarılır.İşte bu nesilden nesle aktarılan bilgi birikimi,değerler kültürü oluşturur.Her milletin kendi değerleri ile inşa ettiği bir özgü kültürü vardır.Bir de tüm insanlığın ortak menfaatlerine hizmet eden bilgi birikiminden oluşan ortak kültür vardır.Örneğin; insanın doğa üzerinde hakimiyetini kurmasını sağlayan bütün bilimsel bulgular, bilgiler bütün insanlığın ortak kültürüdür.Bir başka örnek olarak din de farklı milletleri,farklı zamanlarda inanç ve amaç birliği ile ortak davranışlarda bulunmaya sevk ettiği için ortak kültür oluşumunda önemli bir etkendir.(Ramazan’dan sonra bütün İslam aleminin bayramı kutlamaları)
    **Değerlerimizi kalkınmamızda kültürel bir imkan olarak kullanabilmemiz için değerlerimizi yeniden gözden geçirerek İslam’a göre inşa etmemiz ,çağdaş kültürün İslam’a uygun yönlerini ele alarak İslami değerlerimizle sentez etmemiz,Kur’an ve sünneti yaşıyarak hayatımıza geçirmemiz grekir.
    NOT:Diğer makalelerin değerlendirmesi de ayrı ayrı yapılacaktır.

    YanıtlaSil
  2. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMAADAKİ ROLÜ
    "İslam ile varoluşnun yaşam felsefesini geliştirme"
    Müslümanların ortak amacı olması gereken bu hedef güncel sorun olarak karşımıza çıkmaktadır.Bu hedefi kendimize düstur edinerek fıtratımızı keşfetmeliyiz.Bunun temelinde ne var?Değerlerimiz,inancımız,en önemlisi inancımızın gerektirdikleri var.İlk olarak temelleri Kur'an Kerim oluşturuyor.Kur'an Kerimin eşsiz modeli peygamberimiz; onun ahlakı, yaşayışı ve hayatının bütünü.Biz Kur'an'ı hayat felsefemiz haline getirdiğimizde dünya ve ahiret mutluluğuna kesin olarak erişeceğiz.Misal aklımıza gelen ilk ayette Allah içkiyi yasaklamış.Niçin yasaklamış?Sana emanet olan bedenine iyi bakman için, varlık sebebin kulluğunu yerine getirmek için ve daha birçok sebeb sayabiliriz.Bunlar Allah'ın sana verdiği hür iradeyle senin sorumluluğundadır.Kur'an'ı en iyi şekilde hayatımızla bütünleştirmeliyiz.Bunu yaparkende ilk şekliyle kopyala-yapıştır değil güncelleyerek\yenileyerek almalıyız.(Buna biraz mesafeli yaklaşsamda bazı şartlar koşulunda kabul ediyorum.)Herkesin işi olmayan bu konuda biz yani bu yola baş koymuş, bütün varlığını buyola adamış(Allah'tan en büyük isteğimiz bu olmalı)sorumluluk sahibi insanların işidir.Allah gönlünde ilahi rızayı bulnduran herkesi muafak etsin.
    "Doğru yol gönülden görülendir."(Yunus Emre)

    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Ben merkezli bir hayat yaşar olduk.Bunun temelinde teknoloji aletlerinin(internet,televiyon)yüzde yüz etkisi var.Batını taklitçiliğinde kendini var eden sanal dünya geleceğimiz olan insanlari olabildiğince kötü etkilemekte,gerçek değerlerimizi unutturmaktadır.İki kuşak öncesinde geleneklerine bağlı güzelliklerle dolu değerlerimizi hayretle dinleriz ancak hayretten öteye geçmez.Bunlarıda yavaş yavaş aşıyor, dayatılan değerler yerine özümüzü buluyoruz, araştırıyoruz.Kültürümüzü her yere yansıtıyoruz hatta yaşam alanımızın heryerine uyarıcılarla belirtiyoruz.Aslında biz zaten böyleydik geçiş döneminden sonra özümüze dönüyoruz.En önemliside yenilikçi bir uslüpla yapıyoruz.

    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    Hayatımızı anlamlandıran Kur'an'i ilkeleri hayatımıza uyguladığımız kadar sosyal çevremizde de bir uyarıcı niteliğinde kullanmalıyız.Emir yasakları hatırlatma, güzel dileklerde bulunma, şükretme bunları yapıyoruz ama bunları pekiştirmek ve bu güzelliklerden nasiplenemiş insanlarıın dikkatini çekmek.Onlarıda dünya ve ahiret mutluluğu yoluna katmak.Basit bir örnekle bitireyim; Allah korusun yazısını her gördüğümüzde insanın hayatın her anında yaratıcısına muhtaç aciz varlık olduğu hatılatılmaktadir.Bunu eşsiz şekilde mimariye uygulayan Mimar Sinan'dır.

    YanıtlaSil
  3. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  4. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  5. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    İnsanın varoluşunun sebebi bilgidir.Bilgi ya doğrudan ya da dolaylı yollardan elde edilir.İnsanların alışları birbirlerinden farklıdır.Bilginin dışarı aktarılması kültürü meydana getirir.İnsan hür ve sınanan bir varlıktır.İnsan hayatını anlamlandırırken bir yaşantı hali olarak hürriyetinide kullanır.İnsanın bütün çabası fıtratının içini doldurmaktır.İslam Dini, Müslümanlar arasında sevgi ve saygıyı, birlik ve beraberliği emreder.Renk, ırk, dil ve düşünce farklılığını,ç eşitli kültür ve medeniyetler kurma, tanışma ve gelişme vesilesi sayar.Dini ve milli değerlerini sarsmaya yönelen her türlü bozgunculuğu kesin olarak reddeder. Unutmayalım ki, bizi ayakta tutan, milli ve manevî değerlerimizdir. Bizi biz yapan değerlerimize her daim sarılmalı özümüzü korumalıyız….


    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Belki çoğumuzun artık dikkatini bile çekmeyen o levhalar…Aslında herbirinin vermiş olduğu mesajlar,taşıdıkları anlamlar o kadar esrarengiz ve derin ki...Adeta bir iletişim aracı vazifesini yapmaktalar.Eskiden olduğu gibi artık günümüzde insani değerlerin yaşanılabilir kılınması hedefi maalesef kalmamıştır. levhaların yerini kitle iletişim araçları almıştır demekle hata yapmış olmam sanırım. Herşeye sahibiz fakat eksik kalan bir tarafımız var.Maddiyat var fakat insanlar maneviyattan yoksunlar…Artık duvarlarımızı levhalar süslemiyor,gereksiz tonlarca şey işgal ediyor.Hocam kitapta popkartlara olan bakış açınız çok hoşuma gitti.İnşallah birgün amaçlarına uygun olarak kullanıldığı günleride görmek hepimize nasip olur :)


    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    İnsanların yaşamış oldukları çevreyle ruh halleri birbirleriyle bağlantılı bir durumdadır.İçinde bulundukları mekanlara vermiş oldukları biçimler hayat algıları ve psikolojileriyle ilişki içindedir.Bu biçimler insanların inanışları ve kültüre göre farklılık arz eder.Kur’an la hayatınıı anlamlandıran insanın algılayışı mimari ve kentsel alana da yansımıştır.Yani kendini Kur’an ‘ a yönlendirecek bir şekilde çevresini düzenlemiştir.Mesela eskiden duvarlara asılan’ Edep ya hu! ‘yazısı insana Kur’an ahlakını hatırlatmaktadır.Hastanelerin şifahane olarak isimlendirilmesi, ve içinde insanlar için şifa olduğunu bildiren Kur’an ayetleri hastaları manevi olarak güçlendirirmiş.Keşke günümüzde de böyle olsa…Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerinin kalıntılarını bugün İstanbulda görmemiz mümkündür.Bu kalıntıları canlandırmak ,diri tutmak yine bizim elimizdedir.Üzerimize düşen görev ;kültürümüze,mimarimize sahip çıkarak bu değerlerimizi her zaman ve mekanda yaşamak ve yaşatmak...

    ŞEYMA SARI/İLAHIYAT 1-B 10070208

    YanıtlaSil
  6. *BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    *TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    *OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    Bu yazıma şu sözle başlamak istiyorum. 'İnsanı insan kılan onun bağlı bulunduğu değerler sistemidir' Necati Öner..
    Evet görüldüğü üzere değerlerimiz,insanın insan olduğunun farkındalığını yansıtan en güzel unsurdur. Bu unsurların oluşturduğu olgu ise kültürdür. Kültür bizim hayatı anlamlandırmadaki büyük yardımcımızdır. HEr neyse... Kısacası anlam ararken,kültür, bizim bu anlamı keşfetmemizi etkiler. Anlamın nasıl olacağına dair yönlendirmelerde bulunur. Kültüre güzel bir örnek olarak mimarimizden ve levhalardan bahsedebiliriz. Öncelikle mimarimiz büyük mimarlarımız sayesinde kültürümüzün ve bize anlam veren KUr'anımızın somutluğunu yansıtmaktadır. Camilerin iç yapısında son derece özenli bir şekilde yazılmış olan ayetler, bizim anlam küreyi bu ayetler çerçevesinde gezindirmemizi sağlar, bilinçaltımıza ayetlerin anlamını işler.Levhalar ise hayatımıza girdiğinden beri duvarlarımızda bir anlam taşımaktadır. Üzerinde yazan yazılardan, taşıdığı manalara kadar, her bakışımızda bize mesaj verir, aklen bizi yönlendirir. Ve üzülerek şunu dile getirmeliyiz ki artık, kültürümüz yozlaşkamta, levhalar ve daha fazlası da varlığının anlamını kaybetmekte, yerini anlamlandırdığımız olguların çok uzağındaki farklı kültürlere bırakmaktadır. ''Bunu engellemek için biz ilahiyat camiasına çok çok ögrevler düşmektedir''. Bu konularda hassas olabilmek duasıyla Rabbimiz yardımcımız olsun... Ayşe Köksal 10070184 1-B

    YanıtlaSil
  7. OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    Öyle bir şehir olmalı ki sokaklarına çıkınca, pencereden bakınca huzur kaplamalı insanın içini.Üst üste yığılmış beton yığınları değil, insana merhaba diyen onunla adeta konuşan bir şehir.
    Tefekkürü unutturmayacak aksine her bir tuğlası, yazısındaki her bir harfle onu tefekküre sevk eden bir şehir.Baharın geldiğini sadece havanın ısındığından değil, evlerin, camilerin bahçelerinden de anlaşılabileceği bir şehir.Öyle bir şehir ki;
    Her bir yapıtı Kur'an'ın bir ayeti, dili,
    O yapıtın temelinde ise insanın fıtratına fısıldayan eşsiz bir melodi.
    Merve Sultan KARAKAYA 10070146 1/B

    YanıtlaSil
  8. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    Değer,insanın hayatına anlam katan olgudur.Bu olgu kişiden kişiye değişir.Çünkü her insanın aynı eşyaya yüklediği anlam farklıdır.Her insanın hayatına anlam katması,belirli değerlere sahip olması,ileriye yönelik bir hedefi veya amaçları olmalıdır.Nasılki kaybolmuş bir insan gittiği yolun sonundan ve karşısına çıkabilecek tehlikelerden korkar,aynen öyle de hedefsiz,hayatına anlam vermemiş,değersiz görmüş insanda hayattan çekinir.Yeteneklerini ve fıtratının imkanlarını gösteremez.Bundan dolayı psikolojik sıkıntılar yaşar.Peki her değer değerlimidir?Bir müslümannın değerleri, Kuranın belirttiği hususların ve sünnetin gösterdiği yolun dışındaysa,hayır, değerli değildir.Biz değerlerimizi bu iki kaynak çerçevesinde belirlemeliyiz,onlara göre hareket etmeliyiz.
    Değer ile kültür yakından alakalıdır.Kültürün mimarları insanlardır.Kültürü her millet kendi değerlerine göre meydana getirir ve her milletin kültürü farklılık arzeder.Kimisi için bir kudsiyet ifade eden bir eşya,diğeri için kendi eşyalığından öteye geçemez.Mesela bir inek Hintliler için nasıl dokunulmazlığı olan kutsal bir varlıksa,biz Müslümanlar için Allah'ın bir lütfu ve dini vecibemizi yerine getirmemiz için bir araç hükmündedir.
    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    İslam dini suret çizimine ve heykel yapmaya sıcak bakmadığından, Müslüman sanatçılar güzel yazı sanatına yönelmişlerdir.Kaleme ve kağıda ayrı bir önem vermişlerdir.Türkler de İslam dinine girdikten sonra bu sanattan etkilenmişler ve İslam medeniyetinde etkili olmuşlardır.Müslüman Türkler bu sanatlarda aktif olarak rol almışlar ve çeşitli eserler vermişlerdir.Hayatlarının her alanına üzerine hat yazılmış levhaları yerleştirmişlerdir.Ecdadımız bu levhaları sadece evlerine veya mimari yapılara asmakla kalmamış bir tefekkür sebebi saymışlardır.Onlara baktıklarında düstürlarını hatırlamış ve ders almışlardır.Günümüzde çoğu kez bizim sadece tarihi eserler olarak baktığımız mimariler,onlar için çok daha farklı bir anlam ifade etmekteydi.Evet 'anlam'... Bizim gibi sadece bakmakla yetinmeyip görüyorlardı...Onlara anlam katmak bizim elimizde.Allah bu işte ve bütün işlerimizde yardımcımız olsun.
    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    Günümüzde birbirimize adres sormaz olduk(en azından ben).Hayatımızı kuşatan oklar,levhalar,işaretler,hatta hepimizin cebinde çoktandır mesken tutmuş telefonlar bize nerede olduğumuzu yeterince haber veriyor.Belki bu yüzden ilişkilerimiz zayıfladı.Çünkü çoğu zaman birbirimize ihtiyacımız kalmadı.Aramızdaki bu soğukluğun nedeni içinde yaşatığımız taşkent de olabilir.Kafamızı çevirdiğimiz yerde yeni bir hafriyat, diğer betonların arasında yer edinmek için gün sayerken biz her geçen gün o betonların üzerindeki reklam panolarından yeni bir ürün tanıyoruz.Fakat Osmanlıda ticaret sahasında bile hiçbir tüccarın hakkı yenmesin diye özel teşkilatlar kurulmuştu.Şimdi ise bir tüccar diğerinden daha fazla iş yapmak için çeşitli taktikler uyguluyor.
    Osmanlıda birisi çeşmeden su almaya gittiğinde ibadet etip evine o halde dönmüş oluyordu.Çünkü büyük ihtimal çeşmenin üzerinde yazılmış olan ilahi kelamı okumuş oluyordu.Ben bu makaleyi çok beğendim.Bize unutmuş(veya bazı kuvvetler tarafından unutturulmuş)olduğumuz değerlerimizi hatılatması itibariyle güzel bir çalışma.
    HÜSNA KAYNAR
    10070160 1/B

    YanıtlaSil
  9. HÜSNÜ HATTAN VARLIĞIN EBEDİ SAHİBİNE..pek çoğumuz etrafımızda gördüğümüz resimlere afişlere tablolara levhalara bakarız.Peki bu bakışların sebebi ne?ilk defa bir nun harfi görğümüzden mi yoksa ilk defa ALLAH lafzını yazılı gördüğümüzden mi? ilk defa mı açlıktan ağlayan bir çocuğun resmini gördük??yoksa ruhumuz kendinden bir parça bulduğu için mi..bazen saatlerce bakarız zahiri olan mesajı anlamasakta fıtratımızda olan güzellik duygusunu ya da benliğimize ait birşeyler bulduğumuzda 25.kare misalii bunu anlar ve beynimizin bir köşesinde depolayıveririz..çünkü ağlayan bir çocuğun gözlerinde ki bakış aslında her bir hücremizde mevcut olan merhamet duygusunu çağrıştırır bize ya da nun harfinde ki o gizli manayı...bireyi fert yapan DEĞERLERİDİR ne zaman değerlerimizi kaybeder ya da elimizden alınmasına izin verirsek işte o zaman aslında fert oluşumuzu dolayısıylada toplumumuzu kaybediyoruz demektir.insan zaman zaman gözlemlediği yaşam ile kendisi arasında bağlantı kuramaz hale gelir yavaş yavaş değerlerini kaybetmeye başlamıştır bu yüzdendir ki nun´un güzelliği bizi kendine çeker bu güzelliğin kaynağını bulmaya bizi yönlendrir ve gerçek güzelliğin kaynağına YARATICIYA bizi ulaştırır.insan bir şekilde yitirdiği değerlerin boşluğunu doldurmak ister milletimizde kültürümüzde tabiri caiz ise gözü olanlarda bir takım oyunlarla geçmişi güncelleyip günümüze uyarladığı algıyı tamamen yaratılıştan farklı alanlara çeken beyni uyuşturup pasif gençlikler oluşturmak için tasarladığı o ilginç afişlerle dergi kapaklarıyla ya da sloganlarla o boşluğun yerini sinsice doldurmaya uğraşır..ve buna fırsat verilirse bir gün emellrine ulaşır bir bakmışız ki ağlayan bir çocuğun gözü degil 25.karelerin bir köşesine atılmış gözler çeker bizi kendine yavaş yavaş farkında olamadan...milleti millet yapan geçmişin değerleridir günümüze gelen bizler özünü geçmişten alıp günümüze uyarlanmış değerlerle bu günümüzü doldurmazsak bizim yarınlarımızı BAŞKALARININ DEĞERLERİ doldurmaya başlar..farkettirmeden sessizce fıtratı bozarak..HAK TEALA FARKINDALIKLA KENDİMİZİ BİLMEYİ BİLDİRDİKLERİMİZİ BİLDİREBİLMEYİ NASİP ETSİN..~BİLMEKTEN MAKSAT KENDİNİ BİLMEKTİR KENDİNİ BİLEN VARLIĞIN SEBEBİNİ BİLİR FITRATA UYGUN AMEL EDER~~BÜŞRA KÜÇÜK 10070188 1_B

    YanıtlaSil
  10. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    İnsanoğlu yaptığı her fiili anlamlı görür ve kendine göre ona anlamlar yükler.Ancak bunlar kişiden kişiye, toplumdan topluma değişebilir.Birinin ölmeyi bile göze aldığı bir değer diğeri için hiç bir şey ifade etmeyebilir.İnsan fiillerine anlam katarken yolunu aydınlatacak örnek kişilere ihtiyaç duyar.Bir müslüman için de hayatını anlamlı kılacak, onun fiillerine yön verecek şey Kur'an'dır. Ve onun canlı örneği olan Hz.Peygamber tabii ki. Hz.Aişe'nin ifadesi ile ahlakı Kur'an ahlakı olan Peygamberimiz... Toplum olarak son zamanlarda bu değerlerden uzaklaşmış gibi gözüksek de kültürü İslamla yoğrulmuş bir millet olarak tekrar özümüze dönmemiz zor olmasa gerek. Bu konularda çaba gösterip yeniden değerlerimizi inşa etmeye çalışırsak Allah'ın izniyle küllerimizden yeniden doğabiliriz...
    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Bu kadar şanlı bir mazimiz olduğu halde geçmişi bu kadar unutmak veya unutturulmak istenen başka bir millet var mıdır bilmiyorum. Biz birçok güzelliği unutarak güzel olduğunu sandığımız başka şeylerle avunduk. Hüsn-ü hat, tezhip ve evleri süsleyen müthiş bir zevk ve zekanın ürünü levhalar da bu güzelliklerdendi.Bu levhalardaki bir kaç kelime insanlara derin şeyler düşündür. Ve bu hal kulu Allah katında yüksek derecelere eriştirebilir. O anda gözüne ilişen bir yazı ile(ayet, hadis veya güzel bir söz) kişi kendine çeki düzen verebilir, kendini bir değerlendirmeye alır. Karşısında ayet dururken bir insanın kalbini kırmaya utanır, yapacağı kötü bir fiilden vazgeçebilir. Eskiden evlerde 'hiç' yazılı levhalar bulunurdu. Her gün gözüne bu yazı ilişen bir insan nasıl böbürlenebilir, nasıl onu görüp de acizliğinin farkına varmaz?! Şimdilerde bazı hataları daha kolay işlememiz, daha kolay kalp kırmamız(tek sebep bu olmamakla birlikte) etrafta bize hakikati hatırlatacak şeylerin gün ve gün azalması da olabilir...
    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    Her şehrin mimarisi orada yaşayan milletin kültürünün bir göstergesidir.Orada yaşayan toplumun ekonomisi ve dini inanışları mimariyi etkileyen faktörlerdendir. Ecdadımız da mimariye önem vermiştir.Bir caminin, medresenin yapımında en ince ayrıntıları bile atlamamışlar. Bir minareye bile baktığımızda nasıl bir zeka ve sanatın eseri olduğu ortada. Osmanlı şehirlerindeki camiler, medreseler, çeşmeler bunları en güzel şekilde göstermektedir. Şimdi de baktığımız zaman bizi tefekküre sevk eden mimari eserlerimiz çoğalır inşallah...
    Merve KILIÇ
    10070170 1/B

    YanıtlaSil
  11. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  12. Fatma GÜRASLAN (10070131)
    1-Bir kişi için değerli olan şey ona önem verdiği,sevdiği,faydalandığı, yokluğunu istemediği şeydir.Kişi bu değeriyle hayatına anlam katar.Kişinin değerinin belirlenmesinde hayatı, çevresi,yaşadığı yer,karakteri,duyguları,örfleri vb. etkilidir.Yani kısaca diyebiliriz ki kültürün, değerlerin oluşmasındaki etkisi büyüktür. İnsan bu değeriyle hayatını hayatını anlamlandırdığı zaman mutlu olur,hayattan, yaşamaktan lezzet alır. Aksi olduğunda ise kişi huzur bulamaz, verimli olamaz, mutsuz ve ümitsiz olur… Aynı zamanda kişinin hayatını anlamlandırmasında ona rehber olacak kimselere de ihtiyacı vardır. Bu örnek kişi peygamber, filozof,düşünür vb. olabilir. İnsan bu kişilerin hayatına bakarak hayatını anlamlı kılmanın bilgisini öğrenir.
    2-Türk ailesinin ev içi süslerinde yazılar çok önemlidir.Genellikle evlerin içinde hüsn-i hat yazılar ve bu yazıların tezhiplenmesiyle oluşan levhaların yeri ve değeri büyüktür. Çünkü bu levhalar insana pek çok şey anlatır, pek çok duygusunatercüman olur belki de…Aynı zamanda levhalar ev sahibiyle ilgili de ipuçları verebilir. Onun duygularını, psikolojisini ve hayata bakış açısını bile ortaya koyabilir. Bunlardan ayet ve hadis olanlar genellikle Allah-insan ilişkisini hatırlatır. Yani kulluğu ve Yaratıcıyı anımsatır. Ayet ve hadislerin yanında şiir, özlü söz ve deyimlerin olduğu levhalar da insanın hayatla, yaşamakla olan ilişkilerini canlandırır…
    3-Osmanlı döneminde mimariye çok önem verilmiş ve bununla birlikte süsleme de kullanılmıştır. O dönem yapılarına baktığımız zaman gerek camilerde gerek kütüphanelerde, üniversitelerde gerekse evlerde ve işyerlerinde bu tür süslemelere rastlarız.Bu süslemelerde aynı zamanda dini inancın/imanın da etkisi vardır.Çünkü süslemelerde genellikle ayet, hadis yahut dua ve temenniler yer alır. Günümüzde ise bu anlamlı süslemelerin yerini yol-yön işaretleri, reklam panoları ve karmaşık posterler gibi şeyler almıştır maalesef….

    YanıtlaSil
  13. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    İnsanın değeri, varlığını ve hayatını anlamlandıran yüce değerlerle anlaşılır.İnsan hangi değerlere önem veriyorsa o değerler onun hayatını yönlendirir ve yeri geldiği zaman insan o değerler uğruna canını verebilir.İnsan uğruna çaba göstermeye değer bir hedef özgürce seçtiği bir amaç için mücadele etmezse psikolojik bunalıma düşer.İnsan hayatında daima ulaşmış olduğu şey ile, ulaşmayı hedeflediği ve ulaşması gereken arasında gitgeller yaşar.

    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Müslüman Türk milleti, Kur'ani ifadeleri ve peygamberinin sözlerini devamlı hatırlamak ve gereğini yapmak için bu ifadeleri ve sözleri hayatı ile iç içe yaşanır hale getirmiştir.Bunu bir sanat haline getirerek evinin en güzel yerini levhalarla süslemiştir.Bu da iç mimaride güzel bir örnek oluşturmuştur.

    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    Bu makalede yazarlar insanın hayatını anlamlandırmasını, mekan ilişkisi bağlamında göstermeye çalışmışlardır.İnsan var olduğu günden beri mekanı biçimlendirmiştir.Bu biçim verişte onun hayatı anlamlandırmasının etkisi büyüktür.Çünkü insan mekanla sadece fiziksel yönden değil ruhen de ilişki içindedir.Mekana biçim verme ile hayatı anlamlandırma(kültür) ilişkisi Kur'an ile hayatlarını anlamlandırmış insanların gerçekleştirdiği vahiy kültürü-İslam Medeniyeti içinde söz konusudur.Kur'an insanların içinde yaşadıkları mekanlarda Kur'ana yönelip, onu okuyup, düşünüp anlamaya ve bizzat yaşamlarında uygulamaya çalışmalarını istemektedir.
    10070149 1/B

    YanıtlaSil
  14. İnsan hayat yolunu çizer, bu yolun hedefi kendinin ayakta kalması,sıkıntılara başkadırabilmesidir.Bu yolda değerler vardır,değer:insanın hakikatidir, insanın nefsini ifade etmesidir. Bu nefsini ifade etme insanın kendi dışındakilerle sonucu oluşur.Bu yolda insanın hayatına anlam vermesi,insanın var olma bilincini,fırsatları değerlendirmesini,bunu yaparken sınır çizebilmesidir.İnsanın anlam arayışı kendi fıtri kabiliyetini ortay çıkarması,sorunlara başkaldırması,düzen kurması ve mutlu olmasıdır.Hayatımıza anlam vermemiz nesne ile münasebetimizde fıtratımızı oluşturan şartlar bilgi ile anlam bulur.Hayatımıza anlam vermemiz,değer biçmemiz bu şekilde cereyan eder.Anlamı keşfetmemiz:üreterek,karşılıklı sevgi,muhabbet ve azimle gerçekleşir.Bu keşif esnasında başarılı olursak özümüzü bilir,kabiliyetli ve mutlu oluruz;ama başarılı olmazsak özümüz gider,hayat saçma-sapan olur,kötülüğe meylederiz,mutsuz olur ve ölüler kervanına katılırız.Hayata anlam ararken,fıtratımızı gerçekleştirirken doğru ve değerli eylemi nasıl yaparız?Bunun için bir öndere,bizi yönlendiriciye ihtiyacımız var.Bu önderi biz bir kitapta buluruz.O da insanın anlam arayışına cevap veren Kur’an-ı Kerimdir,önderide Hz. Muhammed(s.a.s)dir.Bu kitap ve önder insanı insan yapan bana benliğimi,benimi verendir.

    Levhalar hayata renk katan, anlamlılık veren,kazandıran,bizi eskilere,derinliklere götüren levhalar.Bizi düşündüren,düşündürürken öğreten,eğiten,anlam keşfettiren,uzunca anlatılacak şeyi bir küçük kare ile anlatan levhalar.Eskiden bu saydıklarımı yapan,yaşatan,hatırlatan levhalar vardı,el emeğiyle,göz nuruyla yapılan,onlara bakınca dünyadan uzaklaşılan,kaçılan,maddiden maneviye geçiren,hayatın anlamsızlığını bize gösteren levhalar.O levhalar yeni yetişen çocuğu eğitir,ona düşünme imkanı,araştırma gücü verirdi.Yetişen çocukta böyle bir şeyin kendisine verdiği şevkle,güzellikle araştırır,anlam verir,düşünürdü ve anlamlı olarak büyürdü.Ama XX.yy’dan itibaren evimize renk katan o levhalar gitti yerine cep telefonu,bilgisayar,internet geldi,hayatımızın anlamı gitti.Artık çocuklar ileriki yaşlarda öğrenecekleri şeyleri erken yaşlarda bunlar sayesinde öğrenmeye başladı ve hayatına anlam vererek büyümeyi kaybetti,anlamsızlaştı.Bu levhalara dini cihetten baktığımızda onlar bir ayet çeşmenin akışında dile geliyor,hayat buluyordu,canlanıyor,konuşuyordu.Cami girişinde,evde,sokakta bu görevi üstleniyordu.V e hayatımıza hoşnutluk katıyordu.Artık o güzelim levhalar yok oldu,asılmaz,yapılmaz oldu ve yerlerini tutmayan,görevini üstlenmeyen şeyler almaya başladı.Mekanın,evin süsleri,güzellikleri gitti,boş duvar,anlamsız betonlar bizi düşündürmeyen levhalar kaldı.
    Levhalar vardı hayatın anlamı vardı,Levhalar,sanatlar,mimari gitti,Hayat anlamsızlaştı,hayatın anlamı gitti ve gitmeye de devam ediyor… MEHMET GÖKÜLÜ 1/B 10070120

    YanıtlaSil
  15. Ek kısmında en çok hosuma gıden 'Turk Ailesinin Ev İçi Düzeninde Levhalar' bölumu olmustur.Çünkü okudugum bazı kıtaplarda çeşitli Kur'an ve dıger ıslami yazıların çerçevelenip duvarlara asılması tenkıt edılmış, bunların anlaşılmasının önemli oldugu vurgulanmıştır.Elbettekı Kur'an anlaşılmalı ve hayata tatbık edılmeli.Anacak bu levhalar belirtildigi uzere anlam arayısında Kur'an-insan butunlesmesının bır baslangıcı olabılır.Şöyle ki;levhaların taşıdıgı mesaj,ınsanın kendını gerceklestırebılecegı her konuda ınsanı dusunmeye zorlar ve ınsanı sıradanlıktan,duyarsızlıktan,hayal gucunu,yetenegını kaybetmekten korur.Böylece ınsanın anlam arayısı surecınde yenı bır yol cızmesıne vesıle olabılır.Kısaca degındıgım levhalar hakkında daha bırcok sey sayabılmek mumkundur.Sonuc olarak konunun farklı bır bakış açısıyla ele alındıgında ne kadar onem arzettıgı anlaşılmaktadır. Bilal KARABEY 10070142 1/B

    YanıtlaSil
  16. LEVHALAR...
    Sosyal-Kültürel değerlerimizi,inançlarımızı yansıtan levhaların işlevi aslında sadece bir duvarımızı, bir köşemizi süslemek değildir.Bu sanatlı ve her biri bir öğüt veren levhalar insanı,duyarsızlık,sıradanlık,ve hayal gücünü kaybetmekten korur.İnsan yaratılışı gereği unutkan,bazen de sorumsuz olabiliyor.Her daim uyarılmaya ihtiyacı olabilir insanın.İşte levhalar bu görevi herdaim aktif bir şekilde yapabilir.. OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    İnsan varoluşundan beri hayatı algılama ve anlam verişine göre çevresini de şekillendirmiş.Bunu ceddimiz osmanlının mimari eserlerinde yansıttıkları kurani ifadeler kuranla hayatı anlamlandırma ve soyut olanı somuta çevirmenin en güzel örneklerini görüyoruz.Örneğin selimiye camii...
    Bu durum gene insanın hayatı anlamlandırması ile alakalıdır.İnsan yaşadığı çevreyi ortamı kendi yüce değerleri inançları ile bezemesi insanın yapabileceği gayet anlamlı,üzel işlerdendir...Osman GÜL 1/B 10070123

    YanıtlaSil
  17. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    İnsanın anlam arayışı yolculuğunda hayatımıza anlam katan her şey değerlerimizi oluşturur.Değerlerimizse bizler hayatımıza yön verirken benliğimizden, kimliğimizden,kültürümüzden izler taşır.Peki değerlerin hepsi hayata yön verme niteliğine sahip midir?Sahip olsa da ne kadar yeterlidir?Bizler ki hayatı anlamlandırma çabası içinde örnek bir kitaba ve o kitabın yaşayan örneği olan Peygamber(s.a.s) e sahibiz.Çünkü onun ahlakı Kuran dı.Kitap ve sünnet dışında değerlerimizdeki en büyük güzellikse her milletin kendine ait bilgilerle inşa ettiği özgü kültür.Tüm insanlığın sahip olduğu ortak kültürden etkilenen ama milletinde temellerini oluşturan özgü kültür. İşte insan olarak karşımıza çıkan zorluklarda,kafamızdaki soru işaretlerine yanıt bulmada, hayatımıza yön vermede,iki dünya adına mütmain olmada bizlere yeterince kaynaklık eden değerler…Bizlerse bu değerlerin kaynaklık ettiği yolda yeni çağdaş yaşamda İslam kültürünü temel alarak hayatımızı anlamlandırabiliriz.
    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Evlerimizde günlük yaşantımızı geçirdiğimiz mekanlardaki levhaların aslında hayatımıza pek çok anlamlar kattığını öğrendim bu makalede.Çünkü farkına varamasak da çoğu zaman levha dediğimiz şeylerde insanın ruhuna,fıtratına hitap eden incelik,güzellik ve nice anlamlar var.Aslında hepimizin aradığı ama çağımızda kaybettiğimiz algı,geçmişin ise algı kültürünü tamamen yansıtan levhalarda sıradanlıktan uzak insani değerlere ayna tutan nice güzellikler gördüm.Şimdi benim için en güzel şey, içinde bu kadar anlam barındırdığını anladığım levhaları sadece geçmişte ki bir sanat eseri olarak değil hayatıma anlam kazandıran sanatsal bir değer olarak incelemek.Aynur KOÇOĞLU 10070178 1-B

    YanıtlaSil
  18. HATİCE BÜŞRA KÖRGÜT 1/B (10070185)
    (Ek 2 ve 3’te yer alan iki makalenin konusunun birbiri ile uyum içerisinde olmasından dolayı bu iki makaleyi birlikte yorumladım.)
    İnsanoğlu tarih boyunca hayatını anlamlandırma kaynağına göre yaşadığı çevresini şekillendirmiş aynı zamanda da içinde bulunduğu şekillenmiş çevreden de etkilenmiştir.
    Bir toplumun iç ve dış mimarisi o toplumun yaşadığı dönemin tarihi,dini,ahlaki yapısını;bilim ve teknolojisini, coğrafi konumunu,estetik anlayışını yansıtması açısından önemlidir.Örneğin;dinin hakim olduğu Ortaçağ Avrupası’nda mimaride kiliseler , dini motif ve süslemeler ön plana çıkmış o dönemin insanları maneviyatlarını estetik ve sanatla bütünleştirmiştir.18.yy’da Sanayi Devrimi ile Avrupa’da teknoloji ve bilimde yol kat edilmesiyle mimaride rasyonellik ve bilgi sanatın önüne geçmiş, aydınlanmanın da tesiri ile kiliselere duyulan bağlılık azalmış hatta bir çok Katolik kilisesin yerine fabrikalar inşa edilmiştir.Benzer bir örnek olarak ta Osmanlı zamanındaki hayatlarını Kur’an ile anlamlandıran insanlar yardımlaşmaya ve hizmete teşvik eden İslami öğretiler doğrultusunda hanlar, hamamlar, vakıflar inşa etmişler, hayratlar yaptırmışlar ve bu yapıları meydana getirmedeki manevi amaçlarına uygun olarak onları Kur’ani hatlarla, hadislerle ve veciz sözlerle süslemişlerdir.Yine aynı şekilde hayatının her anını İslam’la anlamlandırma gayretinde olan Türk insanı kendine Kur’an düsturlarını hatırlatması ve Allah ile kulu arasındaki ilişkiyi her an canlı tutması açısından hem iç hem de dış mimarilerini Allah insan,insan hayat ilişkisine yer veren ayetlerin ve hadislerin yer aldığı levhalarla süslemişlerdir. Ancak giderek maddiyatın önem kazandığı batının tesiri ile maneviyatın bir kenara bırakıldığı günümüzde evlerde yer alan dini içerikli levhaların yerini modern tablolar,ruhsuz posterler ve afişler almaya başlamış; sokaklar, caddeler reklam panoları ile dolmuştur.Ve bu maneviyattan yosun ortamda yetişen yeni nesil giderek dini ve kültürel değerlerini yitirmeye başlamıştır.Bize düşen görevse bu maddiyatın içinde yeniden maneviyatı canlandırmaktır.Maneviyatın bu toplumda maddiyata hakim gelebilmesi için de toplumun yeniden İslami bir kültürle eğitilmesi gerekmektedir.

    YanıtlaSil
  19. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    Değer Nedir Ve Nasıl Oluşur?Değerin felsefedeki tanımı; bir toplum, bir sınıf ya da bir insan için önem taşıyan nesne ve olaylardır. Değer, insan gerçeğinin olgusu ve insanın kendini ifade biçimidir. İnsandan başka varlığın değer olgusu yoktur. Değer insanın zekâsını kullanmasını sağlar. Ve insan zekâsını kullanırsa fıtratına en uygun yolu çizer. Yani bir bakıma değer olgusu insanın yapıp etmelerine yol verir.İnsanın Hayatına Anlam Vermesi Nasıl Gerçekleşir?İnsan daima bir anlam arayışı içerisindedir. Bu arayış, kişinin hayattaki dengeyi keşfetmesine ve bu sayede hayattaki problemlerle başa çıkıp mutlu olmasına yardım eder. Kişinin anlam arayışına cevap bulması yani hayatının anlamını keşfetmesi 3 yolla olur: Eylem ortaya koyarak, bir şeye ya da bir insana sevgi duyarak, kaçınılmaz acıya katlanmanın yollarını geliştirerek.İnsan hayatını anlamlandırırsa insan olmanın koşullarını yerine getirmiş olur. Ve ortaya bazı eylemler koyar. Bu eylemler, hedefler ya da planlar başarıya ulaşırsa, insan fıtri yeteneklerini keşfetmiş olur. Hayattaki problemlerle savaşır ve mutlu bir kişiliğe bürünür. Başarıya ulaşamadığı an ise fıtri yeteneklerini iptal etmiş olur ve hayattan vazgeçme aşamasına varır.Değer-Kültür İlişkisi,insanın değerlerinin temelini kültür oluşturur. Bizim değerlerimizin temelinde Kur’an-ı Kerim ve Hz. Muhammed vardır. Kur’an insanın fıtri koşullarına cevap veren ilahi bir mesajdır. Kur’an insanın fıtratına hitap eder ve kendisini hidayet rehberi olarak tanımlar. Hz. Muhammed ise Kur’an ahlakıyla ahlaklanmış, Kur’an’ın yaşayan örneği olmuştur. Biz en güzel temellerle oluşturulmuş kültürümüz yok olmaması ve kalkınması için islâma layık bir islamla varoluşun yaşam felsefesini geliştirmeli, değerlerimizi çağdaş kültürle yoğurarak yeniden inşa etmeliyiz. Bunu gerçekleştirme görevi akademisyenlere, din adamlarına, imam-hatip öğretmenlerine düşmektedir.
    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Türk ailesinin günlük hayatını devam ettirdiği odaları süsleyen levhalar, muhatabına yani biz insanlara mesajlar verir. Bizi yönlendirir. Bu özelliklerini, taşıdıkları anlamlarla, verdikleri mesajlarla ortaya koyarlar. Bu levhalar Türk ailesinde öyle yer edinmiştir ki insanlar hüsn-i hat öğrenmiş ve onu milli sanatların en güzeli saymışlardır. Evlerimizi süsleyen bu levhalar bizlere iki mesaj verir:1. Tanrı- İnsan İlişkisine yönelik bir mesaj: Hadis, ayet, şiir gibi… 2. İnsan hayat ilişkisini içeren mesajlar: Kur’ân-ı Kerim ayetleri, hadisler
    İlk gruba Allah’ı, Peygamber’i, Dört Halife’yi koyabiliriz. Her gün ve bu levhalara her baktığımızda bize Allah’ı hatırlatırlar, sürekli Allah kelamının dilimizde olmasını sağlarlar. İkinci gruptaki levhalar ise insanı sıradanlıktan, hayal gücü yeteneğini kaybetmekten korur. İnsanlar hayatları boyunca pek çok hata yapar ve bu hatalar bazen etrafa kötü bakmamıza ve hayata küsmemize neden olur. Böyle durumlarda levhalar bir uyarıcı görevini üstlenir. Bize yol gösterir.
    Büşra KILIÇ 1/B 10070168

    YanıtlaSil
  20. OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    İnsanoğlu, yaşadığı mekâna, psikolojik etkilerle ve yaşadığı günün ekonomik, sosyal, siyasi, coğrafi şartlarına göre şekil vermiş, onunla daima fikri ve psikolojik irtibat kurmuştur. Bu irtibatla insan yaşadığı mekânı anlamlandırmış, onu zamanla değişik boyutlara ulaştırmıştır. Teknolojik gelişmelerin ortaya çıkmasıyla, her medeniyetin kendi kültürünü yansıtan yapıtlar, yerlerini daha karmaşık, beton ve cam yığını mekânlara bırakmışlardır. Bir Mısırlı ya da bir yunan mekânını kendi kültürüne göre şekillendirmiş, günümüz insanı ise ekonomik şartlara göre mekânını oluşturmuştur. Kur’an ile hayatını anlamlandıran Müslümanlar ise mekânlarına Kur’an ile anlam vermişler, camilerini, evlerini ona göre düzenlemişlerdir. Kur’ân’da anlatılan soyut ifadeleri mekânlarında somutlaştırmışlardır. Bu duruma en güzel örnek Mimar Sinan’ın Selimiye Camii olacaktır. Bu camide hat sanatının eşsiz güzelliği ile İhlâs Suresi ve Tevhid inancı buluşmuştur. Caminin mimari yapısına baktığımızda ayrı bir intizam görürüz. Cami 32 kapıdan oluşmaktadır. Tıpkı 32 farz gibi.Buradan çıkarabileceğimiz sonuç ise şudur: Kur’an hayatımızı anlamlandırırken, Kur’ân’î ifadeler de mekânımızı anlamlandırır.
    Büşra KILIÇ 1/B 10070168

    YanıtlaSil
  21. KUR’AN NEDİR?
    Kur’an Hz. Muhammed’e Arapça olarak vahiy yoluyla parça parça indirilip, bize tevatürle naklonulan ve Mushaflarda yazılmış bulunan, tilavetiyle ibadet edilen muciz tanrı kitabının özel adıdır. Kur’an az kelime ile birçok mana anlatır.
    Cebrail; Allah Teala’dan Kur’an’ı almış sonra da Hz. Muhammed’in kalbine açık bir Arapça halinde onu indirmiştir. Hz. Muhammed metni aldıktan sonra şunları yapmıştır.
    1)Ezberlemek, yazdırmak
    2)Onu tebliğ ve teybin etmek
    4)Tatbik ve icra etmek/uygulamak
    İnsan ayetle muhatap olan, ayeti incelemesi gereken varlıktır. O halde ayet insanı Allah’a yönelten, Ona gidişinde iz ve işaret veren her şeydir.
    Kur’an-ı Kerim’in süreler e ayrılmasının hikmeti vardır.İnsanoğlu uzunca yazılmış metinleri kitap, bab, fasıl olarak ayırarak okumaya alışmışbir mantığa sahıptir. Bu sebepledir ki insanların daha kolay anlaması için süre şeklindedir. Hayatı anlamlandırmak için de 23 yılda parça parça inmiştir.
    Kur’an anlam arayışı fıtratını doldurur.
    EMİNE TİFTİKÇİ 1/B 10070244

    YanıtlaSil
  22. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  23. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMDIRMADAKİ ROLÜ:
    İnsanın anlam arayışı insanın bulmak istediği tek amaçtır.Bu yüzden insan sürekli bir arayış içerisinde olmuştur her zaman.İnsanın hayatına değer katan her ne ise onun temelinde de değerleri vardır.Çünkü insanı insan yapan değerleridir.Burda da değer nedir sorusu çıkıyor.Değer;insanın gerçeğinin bir olgusudur.Peki nasıl oluşur?İnsanın herhangi bir varlıkla ilişkileri sonucu oluşur.İnsan var olan bir şeyin bilgisini kullanırken elde ettiği sonuçlar onu değer kazanmaya zorlar ve insan bu değerleri kullanır.İnsan sürekli hayatına anlam veren değerler etrafında dolanır.İnsanın bir bütün olarak yaşamasını gerçekleştirmesi iç ve dış dünyasındaki başarılarıyla mümkün olur.İnsanın temel aldığı bu değerler her zaman insana fayda sağlayamayabilir.Çünkü insan sürekli değişen bir hayatın içerisinde olduğu için bu değerler ve şartlar da değişebilir.O yüzden talihsiz ve başarısız olabilir.Değerlerimizin temelinde KUR'AN-I KERİM ve HZ. MUHAMMED(SAV) vardır.Kur'an insanın bütün sorularına cevap veren bir kitap olduğu için değerlerimizin temelinin ilk sırasında o vardır.Bu sebeple Kur'an kendini "HİDAYET REHBERİ" olarak tanıtır.
    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDEKİ LEVHALAR:
    İslam dini suret çizimine ve heykel yapmaya sıcak bakmadığından İslamı kabul eden kişiler güzel yazı sanatına yönelmişlerdir.Kaleme ve kağıda ayrı bir önem vermişlerdir.Osmanlı döneminde buna binaen hüsn-i hat ve tezhip sanatları ortaya çıkmıştır ve milli bir sanat olma niteliği taşımışlardır.Herkesin evinde bu sanat eserlerinin bir nüshası bulunmaktaydı ve her biri ayrı bir değer arzediyordu.Ama artık bu sanat eserlerinin yerini posterler vs. gibi çeşitli resim ve afişler almaya başladı ve kültürümüzde önemli bir yeri olan sanatlar kaybolmaya yüz tutar hale geldi....
    10070150 İLAHİYAT 1/B RECEP KARATAŞOĞLU

    YanıtlaSil
  24. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    Değer,insanın varlıkla olan ilişkisi sonucu oluşur.bu değerde zamanla olur.insan dışındaki canlıların değer dünyası yoktur. insanın hayatına anlam verdiği değer yaptıklarına yön verir.bu değerlerden etkilenerek yaptıkları amaçlarını, hedeflerini gerçekleştirmeye yöneliktir.değerler insanın hayatını anlamlandırmasında önemli yere sahiptir.
    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Türk ailesinin fertleriyle ve misafirleriyle yaşamını oyurma odası ve misafir odasında geçirir.bu odaları süsleyen levhalar taşıdıkları anlamlar kişilerin davranışlarını ve yönlendirir.örneğin hat sanatı görseldir.fakat hat sanatı tezhiple birleşmezse kaybolur gider.tezhip olunan yazı bir kenara atılmayıp çerçeveye konarak duvara asılır.hem zinet hükmüne girer hemde yırtılmaktan kurtulur.
    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    insanın anlam arayışındaki mekanın değerini konumunu kendi kültürüne ait değerlere inanç ve var olma bilincine ve bu kültürün belirlediği psikolojik davranışlara göre kullanır. osmanlıya ve gtleri ünümüze kadar insan kentleri kurarken anıtları yaparken tapınakları inşa ederken hep bu değer duygusuyla oluşmuş bir bakışla mekanı biçimlendirmiştir.
    çevre psikolojisi disiplininin şehirlerin kuruluşunda binaların mimari yapılarının planlanmasında işyerleri ve parkların düzenlenmesinde büyük katkıları olmaktadır. Reyyan Taşkaya 10070229/ 1b

    YanıtlaSil
  25. 1. Ek
    Ayşe Türkiyede yaşıyordu. Tıp fakültesine gitmek için çalışıyordu. Marry ise İngilterede yaşayan ve hayalini başarılı bir ressam olmanın süslediği bir kızdı. Çünkü marry küçüklüğünden beri hayata bir tabloymuş gibi bakıyordu. Sevindiğinde üzüldüğünde hemen fırçasına sarılıyordu. Onun için hayatın anlamıydı resim. Ayşe ise küçüklüğünden beri annesinin de işinden dolayı sürekli hastaneyle iç içeydi. Bazen hastalara acır bazen hep merak ettiği o ameliyatları birgün görebilmek için can atardı. İkisi için de hayalleri onların en değerli şeyleriydi. Öte yandan ayşe ramazan bayramını sevinçle gözetirken marry ise cadılar bayramı için büyük bir heyecan duyuyordu. İşte bu basit örnektekine benzer insanın değerleri, kültürü. Bu iki kızda yaşadıklarından ve çevrelerinden dolayı farklılıklar bulunmaktadır ama özleri birdir. Sadece bu özü çeşitli şekillerde doldurmaya yönelmiştir. asıl olan ise insanın özünü hızla tamamlamasını sağlayacak rehberi bulması ve ister ressam ister doktor olsun huzura kavuşabilmesidir. Özüne kulak veren insan kuranı rehber edinince ve değerlerinin temeline onu yerleştirince huzuru elde edecektir.
    Merve Sultan KARAKAYA 10070146

    YanıtlaSil
  26. ANLAM GÜÇLENMESİ
    Algıda algılanan nesnenin algı içeriği verilir. Dolayısıyla anlam algıdan gelmez, anlam vererek algılarız. Örneğin insan gökyüzüne bakar ve sarı sıcak bir ışık görür buna güneş anlamını verir. Yani insan kendi varlığını, bilgisini, nesneyle ilişki kurarak anlam yoğrulmasıyla algısı oluşur.
    Yaşantılar, haz, düş, düşünce kavrama gibi duygular bir anlamda nesneyle olan ilişkinin tepkimesiyle oluşmaktadır. Bu da insanda anlama denen zihni faaliyetinin somutlaşmasıdır.
    İnsanın Dörtlü Bütünlüğü
    İnsan anlam verirken Edmud Hussel’in iddia ettiği gibi sadece zihni faaliyetini kullanmaz. İnsan anlamı anlamlandırmaya dört temel unsurla katılır. Bunlar; beden, duyular, aklı ve çevresidir. Örneğin birisi hasta olsa bu anlama bütünlüğünden yararlanır ve olayı yorumlar. Buda günlük dilde ‘isteklendirme, manevi güç ‘ vs. gibi kavramlarla karşımıza çıkar.
    Ancak yinede insan anlamlandırma gücünde yetersiz kalmaktadır. Sonlu ve sınırlı olan varlık, sonsuzu anlamlandıramamaktadır. Peki, insanın anlama sorununun kaynağı nedir? İnsan denen varlık bir anlam küresinde yaşamaktadır. Anlam küresini insanın bilinci anlamlandırır. Yani insan yaşantısından, çevresinden bilinçsiz bir hayat sürerse bu onda anlam küresi farkındasızlğı oluşturur. Anlam küresinin farkında olan insanlarsa bir anlam dünyasına sahiptir ve anlamlandırma noktasında faal niteliktedirler.
    10070194 /B

    YanıtlaSil
  27. Ek 1: Bizi biz yapan değerlerimiz ve hayatımızı anlamlandırmadaki rolü
    Bir insanı ayakta tutan yaşama amacı veren şey hayatımızı anlamlandıran değerlerimizdir. Bir insan hayatında neye değer verdiğini, fıtratına uygun olanı bulunca sonsuz mutluluğa erişir. Dünyada milyonlarca insan ve dolayısıyla milyonlarca değer yargısı vardır. İnsan toplu yaşamaya mahkûmdur. Toplu yaşanılan yerde de toplu değerlerin oluşması kaçınılmazdır. Örneğin Bugün hindistanda inek bir tanrı, biz de ise etinden sütünden yararlanılan bir hayvandır. Onlar ineğe taparak mutlu olurken bizler yararlandığımız sürece mutlu oluruz. İnsan fıtratını tanımaya çalışırken önder kişilerden yardım alır. Bunlar peygamberlerdir. Bizi biz yapan bu değerlerdir. Kuran da bizim anlam arayışımıza bir cevaptır.

    Ek 2: Türk ailesinin ev içi düzeninde levhalar
    Türk ailelerinin evlerinde birçok yerde asılı duran levhalar hayatın bir parçası gibidir. Özellikle Osmanlı döneminde levhalara ayrıca bir önem verilmiş ve bu sayede hüsn-ü hat tezhip gibi güzel sanatlar çıkmıştır. Bunların asılmasının asıl nedeni levhanın yüklü olduğu manayı unutmamak akla getirmektir. Örneğin Allah yazılı olan bir levha Allahı hatırlatır, hadis yada güzel söz olanlar da nasihatleri.. Ancak günümüzde televizyona bilgisayara telefona bağımlılığımızdan dolayı levhalara bakmak akla gelmiyor. Daha doğrusu asılmıyor bile…

    Ek 3: Osmanlı mimarisinde kültürel ifadelerin görsel kullanımı
    İnsanlar öncelerden beri yaşadığı ortamı kendi yaşam tarzına göre düzenlemiş süslemişti. İlk başlarda dikili taşlardan şimdi günümüze gelinmiştir. Örneğin mimar Sinanın Selimiye camisine kattığı estetik ve değerler ya da Osmanlının okullara okumak ile ilgili ayetler hadisler, hastanelere şifa ile ilgili hadisler, bunlardan bazılarıdır. Osmanlı döneminde İslam zirvede olduğu için genellikle dini motifler kullanılmıştır. İster levhalar olsun isterse görsel ifadeler olsun aslında bizim özümüzü içimizdeki ince ruhu ortaya çıkarır. Duyguların bir yansıması kabul edilir.

    YanıtlaSil
  28. KUR’AN VE İNSAN (KUR’AN NEDİR BAKIŞ AÇISIYLA)

    Kur’an’ı Kerim; hayatın, reel olanın, bizzat yaşamımızın değişen safhalarını yönetme kabiliyeti olan ve her asra hitap eden evrensel yegâne kitaptır. Biz bu kitabı idrak edebilmemiz için O’nu tüm yönleriyle anlamalıyız. Bunun içindir ki Kur’an’ın ilk emri ‘’oku’’olmuştur. Yaratıcı bu emriyle kendisini, kendisini tanımamız için de kuranı okumamızı yani hayatımıza onunla yön vermemizi hayatın anlamını ilahi olanla doldurmamızı istemektedir.
    İnsanlar tarih boyunca anlam arayışı, yaşam modeli, hayat tarzı oluşturmaya ve insan fıtratının gereği ‘kamil’sıfatına ermeye çalışmışlardır. Bu nedenle kimileri filozofları, kimileri ideolojileri ve kimileri de ‘sıratı müstakim’ olan ilahi vahiyle hayat modellerini inşa etmişlerdir. Fakat her ne zaman kendi aklı, sezgisi, tecrübesi vs ile kendisini vahiyden müstağni görerek bir yol çizmişse hüsrana uğramış ve tarih bu duruma şahit olmuştur.
    Bu gerçeği bilen yüce Allah insanlığa sonsuz rahmeti gereği peygamberler ve kitaplar göndermiştir. İnsanı en iyi tanıyan Allah kulalarına ilahi kitaplar vasıtasıyla ‘insan modeli, hayat tarzı nasıl olmalı’? Sorularının cevabını vermiştir. O halde insanoğlu ‘eşrefi mahlûkat ‘ olma liyakatini göstererek ya ilahi programa uyacak ya da’ esfele safilin’ derecesine düşecektir. Nitekim bu durumun içler acısı haline tanık olmaktayız…
    Sonuç olarak insanoğlu her zaman kendini ve yaratıcısını tanımadığı anda anlam arayışı içerisine girmiştir. Bu arayış ancak hedefine ulaştığında, ilahi bilgiye vakıf olduğunda son bulacaktır. Bundan dolayı son kitap olan kur’an’a kulak vermeliyiz ve bizden istemiş olduğu
    1)okunması
    2)üzerine düşünülmesi
    3)anlaşılması
    4)ihlâsla açıklanması, gibi vazifelerle muhatap olan insanı inşa etmektedir.

    HAZIRLAYAN: OSMAN MERCAN
    NO:10070194

    YanıtlaSil
  29. OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI Mimari…Ve sanat…En güzeliyse bir sanat eseriyle hayatını anlamlandırmak…Öyle yapılar görüyoruz ki insan yapının taşıdığı anlama hayran kalıyor.Kimilerinin elinde belki bir taş yığınından ibaret kalırken hayatına Kuran’ı bakış açısı sunan insan da ise anlamlı,bulunduğu mekana hayat veren bir yapı oluyor.İnsanın hayat algısı görmekle bakmak arasındaki farkı yansıtır.Örneğin Kabe’nin varlığından duyulan heyecan…Mekanın mekansızlığının yaşandığı yer...Bu demek ki insan mekanla sadece fiziksel yönden değil ruhen de ilişki içindedir.Aynur KOÇOĞLU 10070178 1-B

    YanıtlaSil
  30. ANLAM GÜÇLENMESİ
    Algıda algılanan nesnenin, algı içeriği ver anlamlailir. Algıdan anlam gelmez bize algılarken anlam vererek algılarız. Anlam Katarak hiçbir nesnenin anlamını algılayamayız. Anlamla algılarız anlamı algılamayız. Gökyüzünde, gündüz bulutsuz bir havada sarı sıcak bir ışık yığını görür. Ona anlam katarak güneş deriz. Algı içeriğini ham olarak alır. Onu yoguruz. İnsan yaşanana katılıyor anlam verme çabası için de. Bu katılma insanın yaşadıkları içinde edilgin olmadığını gösterir.
    Buradan çıkaracağımız sonuç insan bir anlamı algılamıyor. Algı ve anlamı sentezleyerek algıdan anlamlaştırma yardımıyla kavramlaştırıyor. Yaşantılar sadece algıyla sınırlı değil. Düş kurma düşünme kavrama anımsama gibi.
    İNSANIN DÖRTLÜ BÜTÜNİÜGÜ
    Anlam verme anlamlanlandırma insanın dörtlü bütünlüğüdür. İnsanın düşündünü oluşturduğu bu dört temel öğe onun bedenini. Duygu, aklı ve çevresidir. İnsan bu dörtlü bütünlüğü ile geçmişini geleceğe taşırken anlamlarla yoğurur. Anlam kaynağı örneğin Edmund ıtusser´de olduğu gibi bilinç değildir. Zihin değildir. Onu da içine alan daha geniş bir bütünlüktür. İnsana düşen bu bütünlükte yaşma olgularla katkıda bulunmaktır.
    YETERSİZLİMİZİN KAYNAGI NE
    İnsan olmak anlam kürede yaşamak demektir. Anlamküre insanın oluşturduğu kültürü içine aldığını düşündüğümüz sanal bir küredir. Anla kürede yaşayan her insanın anlam dünyası yoktur. Anlam kürede ki insanların anlam dünyalarının kapısı anlam bilincine sahip insanlara açılır. Anlam bilincinden yoksun insanlar anlam kürede yaşadıkları halde anlam dünyasına sahip değillerdir. Anlam bilinci anlam gücü ile birleştiğinde anlamlara kör olan yapımızı yenip farkındalıklar yapmaya başlayacağız.
    İÇ AHLAK YAŞAMININ ÖZELLİKLERİ VESORUNLARI
    1. Ahlak durumu, bir anlam alının onun bir alt kümesi olan değerler alanını içerir. İnsan ahlakı değerlerle yaşar
    2.Bu değerle ilişkili olarak, har ahlak durumu içinde belli yaptırımlar içerir ilkeler, kurallar, normlar, kodlar taşır.
    3.ahlak durumu içinde bulunan her eylemcinin bu değerlere, kurallarla durumun tüm öğelerine karşı sorumluluğu vardır.
    4.ahlak durumu içinde bulunanların, durumun içerdiği değerlere, yaptırımlara, belli bir sorumlulukla saygı duyara, belki bir karar ardından belli bir niyetle eyleme yöneldikleri görülür.
    5.durum içinde bulunanların eylemleri, ahlakın temel öğelerinden birini oluşturur.
    İÇ DÜNYA
    İç dünyayı kimseler görüp bilmediği halde bir iç ahlak durumu yaşarım iç ahlakın mümkün ola bilmesi için içimdeki dışımın içimdeki ötekinin ortaya çıkması zorunlu görülüyor. İçimdeki ötekinin benim olmadığını gösterir. San ki içimde bir evren bir dünya içimdekinin bir bilincine varamadığım bir güç 10070193/B

    YanıtlaSil
  31. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATI ANLAMDIRMADA ROLÜ
    İnsanın hayatına anlam katan her ne ise ondan kaynaklanan değerlerle insan hayatındaki dayanılmaz acılara katlanır ve ayakta durmaya çalışır. Değerler, insanın varlıkla olan ilişkisi sonucu oluşur. İnsanın hayatına hangi değerler anlam veriyorsa o değerler insanın yapıp etmelerine yön verir. Yani insan hareket ederken verdiği tüm kararlar hayatı anlamdıran değerlerin ışığında oluşan amaçları, hedefleri, planlamaya gerçekleştirmeye yöneliktir .Bir Müslüman için namaz kılmak birçok anlam barındırırken bir gayrimüslim için belki sadece basit bir spor faaliyetidir. Bunun en temel sebebi onların yaşadıkları çevrenin kültürü, bilgi birikimidir. Bu doğrultuda farklı değerlere sahip olmuşlardır.
    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Her aile evinin içini kendi verdiği değerlerle süsler. Mesela, Hristiyan bir aile için haç ne ifade Müslüman bir aile içinde ruhuna işleyen lafızlar, şekiller onu ifade eder. İnsan bulunduğu ortamla hemhal olur. En ufak gördüğü şeyler bile onun anlam dünyasını etkiler. Eskide insanlar levhalarına bakarak kendilerini iç hesaba çekerlerdİ. Şimdi ise dikkatlerin kitle iletişim araçlarının topladığı bu çağda levhaların iç dünyasına inilememektedir. Oysa belki de dışarıdan bir tahta parçası gibi görünen bu levhalar insanın hayatını değiştirebilecek güçtedir.
    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    Ağaçlar, çiçekler insana yaşama sevinci verirken üst üste yığılmış binalar insana bir ifadesizlik ve anlam kargaşası sunmaktadı r. Bunun en büyük nedeni yapıtların günden güne değerlerimizden uzaklaşması olsa gerek… Halbuki Osmanlı döneminde mimari yapılar tamamen kültürümüzü ve dini değerlerimizi yansıtıyordu. Bunun en güzel örneklerinden birisi de sadaka taşlarıdır. O zamanlar mimari yapılar insanlara hizmet ediyordu şimdi ise insanlar mimari yapılara hizmet ediyor.
    GÜLŞAH KALEÖZÜ 10070137

    YanıtlaSil
  32. EK-1
    İnsanoğlu yaratılışı gereği hayatına bir anlam yükler ve o doğrultuda hayatını sürdürür.Bu anlam yüklediği yolu takip ederken ona değerli saydığı şeyler eşlik eder.İnsan beyninde,dünyaya kendi yarattığı anlam küre ile bakar,ona göre bir düzen kurar ve ona göre yaşar.İnsanın hayata anlam vermesine gelince değerler ortaya çıkar ve bu değerler eylemlerin sebebi olur.Her bireyin kendine has değerleri ve iç dünyaları vardır.Değerler kültür,çevre ve aile gibi dış faktörlerden etkilenir.İnsanın dolu yaşaması için anlam küreye,anlam küre için değerlere,değerler için dış dünyaya ihtiyaç vardır.

    EK-2
    Geçmişte geniş aile kavramı mevcuttu ve çocuklar aile terbiyesinden geçerek toplumsallaşırdı.İletişim araçları ile küçük yaştaki çocuklar aileden önce birçok şeyi kitle iletişim araçlarından öğreniyor.Geçmişte manevi ürünler kişiyi etkilerken şimdi ki toplum geneli maddiyata yönelmiştir.Eskiden evleri hat ve tezhiple işlenmiş süs eşyaları ile süslerken şimdi onların yerini başka hiç bir şey anlam ifade etmeyen şeyler doldurdu.Değerleri etkileyen faktörler değiştikçe kültürde değişti maalesef.

    YASEMİN KÖSE:10070186

    YanıtlaSil
  33. 1.Bizi Biz Yapan Değerlerimiz ve Hayatımızı Anlamlandırmadaki Rolü :
    İnsanı ayakta tutan yani hayatın dayanılması güç olan yanlarına katlanabilmeyi sağlayan şey, insanın hayatına anlam katan değerleridir.
    Değer insanın yaşamını anlamlandıran olgudur ve insanın varlıklarla olan ilişkisiyle ortaya çıkar. İnsanın hayatı, yapıp etmeleri, eylemleri insanın değerlerine göre şekillenir. Fiiller insanların değerlerine uygunluğuna göre anlamlı yada anlamsız olur. İnsan hayatındaki değerlere göre ulaşmaya çalıştığı amaçlar, o insan için her zaman en doğrudur. Bu amaçlar çerçevesinde hareket eder. Amaçladığı şeyde başarısızlıkla karşılaşırsa, başarısız olmasının sebebi onu yeni bir yolda ilerlemeye yöneltebilir. Bütün bu yönelişler insanın anlam arayışıdır. İnsan anlam arayışında başarılı olduğunda; fıtri yeteneklerini keşfeder, hayattaki problemlerle baş edebilme gücüne sahip olur. En önemlisi de mutlu olur. İnsan anlam arayışında başarısız olursa; hayat çekilmez olur, anlık hazlara yönelir, yaptığı her şey anlamsız ve boş gelir.
    Kültür insanın kendini gerçekleştirme sürecidir. Yani farklı yollardan anlam arayışına gitmedir. Bu açıdan kendi kültürümüze baktığımızda islamiyeti ve bunun içeriğinde Kur’an’ı Kerim’i ve Hz. Peygamberi buluruz.
    Kur’an insanın anlam arayışına en güzel şekilde rehberlik eden ilahi kitaptır. Mükemmel bir insanın hayat şeklini ve anlamlı bir hayatın nasıl olması gerektiğini belirtir. Kur’an’ı hayatına yansıtan en güzel örnek ise Hz muhammed’dir.

    2. Türk Ailesinin Ev İçi Düzeninde Levhalar :
    Hüsn-ü hat İslami sanatların en önemlilerindendir. Suret ve tasvirin İslam açısından hoş karşılanmaması Müslümanların minyatür ve hat sanatına yönelmelerini sağlamıştır. İnsanlar da üzerinde hat yazılı bu levhaları görebilecekleri yerlere asmışlar mekanlarına estetik bir güzellik katma kaygısı gütmenin yanında bu levhaların sunduğu imkanlardan da yararlanmışlardır. Çünkü bu levhalar sadece güzellik unsuru olmayıp, içlerinde birçok insani mesajı taşımış, Türk ailesi için bir iletişim unsuru olmuştur.
    3.Osmanlı Mimarisinde Kültürel İfadelerin Görsel Kullanımı :
    Mekan algısı , insanın hayatını anlamlandırdığı şeylere göre gelişir ve buna göre dışa yansır. İnsanın inanç sistemi, kültürel yapısı, varolma amacı içinde bulunduğu mekanı şekillendirmesinde etkilidir. Kuran ile hayatını anlamlandıran Bir Müslüman da içinde bulunduğu mekana bu algıyla şekil vermiş, mimarisi buna göre düzenlemiştir.
    Talip SERT
    10070217 1-B

    YanıtlaSil
  34. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATI ANLAMLANDIRMADA ROLU
    Bizi biz yapan hayatımızı anlamlandıran önemli şeylerden biride değerlerimizdir.Bizler bu değerlerimiz sayesinde kendimizi ifade edebiliriz.İnsan akıl sahibi düsünebilme düsündüğünü idrak edebilme yetisine sahip olduğu için bu değerler insanda mevcuttur ve insan ancak bu değerlerinin farkına varark hareket edebılırse yasamını anlamlandırmıs olur ancak bu konuda insan kendisine örnek ve önder kişilere ihtiyaç duyar ve burada devreye peygamberler ve folızoflar girer. Çünkü peygamber insanın hayatını anlamlandıran en önemli etken olan Kuranın hayata uygulanıs biçimidir ve insanda ancak Kuran ve sünnet ışığında hareket ederse yaratılış gayesini idrak edip hayatını anlamlandırır.
    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Evlerimizde bulunan levhalar ,güzel yazı ve sözler insanda derin hissiyatlar uyandırmakta, insanın ruhuna işlemekte ve insanı tefekküre davet edip yaratılışının idraki lezzetine vardırmaktadır.Çünkü bu levhalar eğitici bir özellik taşımakla birlikte görünenden ziyade görünmeyeni somut alemden soyut aleme geçişim anahtarıdır.Zira insan bu levhalardan hareketle tefkküre dalıp yaratılış gayesınin ıdrakına vararak metafizik aleme yolcuğa başlar.Bu levhalar aynı zmanda insana şükrü hatırlatmakta ,insanı düştüğü tekdüze hayattan cıkarmakta ve ona ümit kapılarnı açmalarıdır
    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    İnsanın hayatını anlamlandırmada mekanla olan ilişkisi büyük önem taşır.Zira bu mekanlar insanın psikolojisini derinden etkilemektedir.Geçmisten günümüze baktığımızda mekan oluşumun insan hayatında adete bir dil özelliği tasığını görmekteyiz.İnsanlar ifade etmek istedikleri seyleri yapıtlastırarak dile getirmiştir.Örneğin tapınaklar inşa etmeleri ve orda ibadet etmeleri yaratıcaya olan sükürlerini ifade eder. Aynı şekilde günümüzde bazı yapıtlrımızın üzerinde Kuranı Kerımden ayetler yazması ,hadis-i şerif bulunması insanı modern hayatın karmaşından uzaklastırıp onun yaratılış gayesini ona hatırlatmış ve hayatını anlamlandırmıstır. MERVE KESİMAL 10070165

    YanıtlaSil
  35. EKLER/1 : Hayata anlam verme, insanın varlık bilincine erişmesi, içinde bulunduğu nimetleri idrak etmesi, yeteneklerinin sınırlarını bilmesidir. İnsanın anlam arayışı ise, onun fıtri yeteneklerini keşfetmesi bu sayede hayatın problemleriyle baş edebilecek bir yetenek kazanması, hayattaki dengeyi keşfetmesi ve böylelikle mutluluğa erişmesidir.İnsan hayatına anlam bulamazsa, kendini ve çevreyi tanıyamazsa dış dünyayı tehlikeli bir alan olarak görebilir. Fıtratından gelen insani imkanlarını köreltir. İnsanın hayatına anlam bulmasına yardım edecek bir rehbere ihtiyacı vardır. Bu rehber ona fıtratındaki imkanları keşfettirici nitelikte olmalıdır. Bizi biz yapan değerler, hayatın anlamlandırılmasında son derece önemli bir yere sahiptir. Bizi biz yapan değerler ise Kur’an ve Sünnet’te gizlidir. Bu iki kaynak kültür mirasımızın da temelini teşkil etmektedir.
    EKLER/2: Kitle iletişim araçlarının günümüzdeki kadar, revaçta olmadığı zamanlarda levhalar, gerek sanatsal nitelikleri gerekse taşıdıkları anlam ve verdikleri mesajlarla Türk ailesinin iletişiminde önemli bir olgu olmuştur. İnsanlar, “iyi”yi görerek, onaylayarak ve hayata tatbik ederek yaşıyorlardı.Levhalar her an zihinlere insani değerleri sunuyor ve bu değerleri yaşanılır kılıyordu. Gelenekten koptukça, bu derin kavrayış gücünü, evrensel olanı görebilmeyi mümkün kılan ve birçok insani değeri öğreten levhaların yerini afişler, çıkartmalar ve kitle iletişim araçları almıştır.

    EKLER/3: Çok eski zamanlardan beri, insan ile mimari çevresi insanın akli ve ruhi boyutuyla ilişki içindedir. Mekana biçim verme ile hayatı anlamlandırma ilişkisi vahiy kültürü ve insan arasındaki ilişki içinde geçerlidir. Kuran insanları içinde yaşadıkları mekanlarda Kuran’ı okuyup,düşünüp, anlamaya ve bizzat yaşamaya teşvik etmiştir. Kuran ile hayatını anlamlandıran insan, bu algılayışını mimari ve kentsel mekana da yansıtmıştır.
    Beyza Betül GÖKTAŞ
    10070119 1/B

    YanıtlaSil
  36. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ İnsanın dünya alemindeki yaşantısına anlam katan değerleriyle diğer varlıklardan ayrılıyor. Bu değerler insanın hayatına yön veriyor ve hayatının bir anlamı olduğunu hatırlatıyor.Hayatın anlamının keşfi ise üç yolla oluyor.(1)Amel ortaya koyarak:İnsan inanmış olduğu değerleri hayatınanda uygulamazsa hayatın anlamının keşfini gerçekleştiremez.Sadece ben müslümanım diyen bir insan, Müslümanlığı amele dökmemişse nasıl İslam ile hayatın anlamını keşfetmiş olur? (2)Bir şeyi bir insanı severek:Burada ham ilahi ham beşeri aşkı ele alabiliriz.Aşık olan maşukun varlığını hayatında hissettiği için hayatın anlamının keşfetmiş olur.(3)Musibetlere sabrederek:İnsan oğlu musibetlere sabırla tavır takınmış olmasaydı, musibetler insanın hayatındaki anlamları alıp götürürdü. Bizi biz yapan değerlerimiz olmasına rağmen hayatımızı bu değerlerle anlamlandırmamak için elimizden geleni yapıyoruz.Bizler hayatımızı anlamlandıran değerleri sıradan bir alışkanlık haline getirdiğimizden dolayı hayatımızın anlamını unuttuk.Örneğin bayramlarımızı ,Cuma namazlarını, kandillerimizi,kısaca dini vacibelerimizi bir alışkanlık haline sadece getirdik.Oysa bu değerler varlığımızı,hayatımızı anlamlandıran, bizi biz yapan değerlerdir. Bu değerlerle hayatını anlamlandıran bireyler olmanız dileğiyle…..
    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR R Hayatımızı teknolojiyle anlamlandırmadan önce levhalar taşımış oldukları sanat ve anlam nitelikleriyle bizim aile içi ve dışı ilişkilerimizde, dini yaşantımızda ve doğrudan sapmama konusunda önemli bir etkiye sahiptiler.Levhaları evlerimizden çıkararak aslında bizler insani ve dini değerlerimizi hayatımızdan çıkarmışız da haberimiz yok.Çünkü bu levhalar insani ve dini değerlerin daima yaşanılır kılmasını hedefliyordu.Levhaların hayatımızdan çıkmasıyla küçük büyüğüne saygıyı unuttu, bizler komşuluk ilişkilerimizi unuttuk. Dünya ya gönderiliş gayemizi unuttuk.Oysa levhalar insani ve dini değerleri insan zihninde hap canlı kalmasını sağlıyordu.Kendimden örnek vereyim.Ankara’ya gelmeden önce kaldığım yatakhanenin kapısında şöyle bir yazı vardı.BUGÜN ALLAH İÇİN NE YAPTIN? Bu yazıyı her gördüğümde dini değerlerime ve insanlarla olan ilişkilerime daha da dikkat ederdim.Ama şimdi o tenbih niteliğindeki yazıyı her gün göremediğim için zihnimde yapmam gerekenler canlı kalmıyor. Umudum o ki levhaların yerini alan poster ve tablolar yerlerini eski sahipleri olan levhalara bırakması ve bununla birlikte teknolojinin bizden çalmış olduğu değerleri tekrardan bize kazandırmasıdır….
    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI İnsanoğlu içinde yaşamış olduğu mekanlarla sadece fiziki yönden değil psikolojik yönden de bir ilişki içindedir.Bu yüzden insanlar bu mekanları kendi kültürlerine ait değerlerle ve inançlar örtüşecek biçimde şekiller vermişlerdir. Osmanlı Devleti hayatını kur’an ile anlamlandırdığı için sahip olduğu mekanlara bunu yansıtmıştır.BU SOYUT OLANIN SOMUT OLANA DÖNÜŞTÜRMENİN EN GÜZEL ÖRNEĞİDİR.Örneğin Süleymaniye camisine Galata Kulesinden bakıldığında cami lafzatullah şeklinde görünüyor.Bu zihinde ve kalpte olan Allah sevgisinin mekana işlemasinin en güzel örneğidir. Mimar Sinan’ın ustalık eseri olan Selimiye camisinin 32 kapısı , 99 penceresi, pencerelerinin 5 kademeli oluşu tesadüfi bir şey değildir.Bunlar anlamlandırılan hayatın esere yansımasıdır.Daha verebileceğimiz bir çok örnek var. Günümüzde ise yaşadığımız mekanlar dini estetikten tamamen uzak,reklam tabelalarıyla süslenmiş durumdadır. Hayatını kur’an ile anlamlandırmaya çalışan bizler, inşallah ecdadımızın yolunu takip ederek yaşadığımız mekanları tekrardan dini değerlerimizle şekillendiriz. M.SALİH IŞIKGÖR 1/B 10070134

    YanıtlaSil
  37. Bizi Biz Yapan Değerlerimiz ve Hayatımızı Anlamlandırmadaki Rolü
    Değer,insanın varlığının zorunlu bir olgusudur. Değer kişinin obje ile ilişkisi sonucunda fıtratında ona bir anlam vermesi/değer görmesi ile oluşur. Bu hayatı anlamlandıran değerlere dayanarak kişi eylemlerini seçer ve düzenler.Birisine değerli/anlamlı gelen bir şey bir başkasına anlamsız gelebilir. Yani hayatı anlamlandıran değerler kişiden kişiye farklılık gösterir. İnsanın hayatta kalmasını sağlayan bazı etkenler vardır.Bunlar,onun kendisinde bazı yetenekler görmesi,yapıp ettiklerine bir anlam vermesi,ve içinde bulunduğu durumu meşrulaştırmasıdır. Aksi halde kişinin hayatını devam ettirmesi pek mümkün olmaz.İnsanın anlam arayışında başarılı ya da başarısız olma ihtimali vardır.İnsan hayatını anlamlandırırken hürriyetini de kullanır.Böyle bir durumda insanın doğru ve değerli eylemde bulunması tek başına gerçekleşemez.Bunun için önder/örnek kişilere ihtiyaç duyar.Bu kişiler ise, peygamberler,veliler,filozoflar ve düşünürler olarak sayılabilir. İnsanın yaşantılarının temelinde ‘özgü kültür’e ve ‘ortak kültür’e dayana hayatı anlamlandırma ve değerler sistemi vardır. Bizi biz yapan değerlerimizin temelinde de tarihimizin ve dinimizin eseri olan özgü kültürümüz bir de hem dinimiz hem de bulunduğumuz coğrafya ile katıldığımız ortak kültürümüz vardır. İnsanın fıtratına hitap eden , fıtri ihtiyaçlarına tam cevap olan ve insanın çevresine , dünyaya , kainata karşı takınacağı tavrı belirleyen , ‘hidayet rehberi’ olan Kur’an , ve onun yaşayan bir hali olan ve onun ahlakı ile ahlaklanmış Hz.Muhammed bizim değerlerimizin temelini oluşturmaktadır. Bunun için bizi biz yapan değerlere sahip çıkmalı ve onu kalkınmamızın kültürel imkanı olarak hayata katmalıyız.
    Türk Ailesinin Ev İçi Düzeninde Levhalar
    Eskiden, aile içerisinde şekillenen karakterler,benlik şimdi çocuklar daha okula gitmeden radyo , televizyon gibi kitle iletşim araçlarıyla vaktinden önce aile dışı etmenler tarafından şekillendirilmektedir. Önceleri, Türk ailesinin içerisinde beraberce bulunduğu, sık kullanılan mekanlarda levhalar bulunurdu.Bunlar hem göze hitap eden estetik bir yapıya sahip olmakla beraber en önemli görevi ev halkına ders vermek ve onların o konu üzerine düşünmelerini sağlamaktı.Şimdi ise bu görevi kitle iletişim araçları yerine getirmeye çalışmaktadır.Bugün bize düşen görev halen özellikle gençler tarafından kullanılmakta olan poster ve afişlere alternatif olarak bu levhaları aktif bir hale getirip insanların hizmetine sunmaktır.
    Hilal GÜLDÜRMEZ 10070125 1/B

    YanıtlaSil
  38. Osmanlı Mimarisinde Kültürel İfadelerin Görsel Kullanımı
    İnsanlar var olduğu günden beri mekana yön vermiş ve onu biçimlendirmiştir.Bir mekana baktığımızda o kişinin kendisine ait kültüre ,onun değerlerine ,inancına dayanarak o mekanı oluşturduğunu görürüz.Bununla birlikte,insan kendisini ,kainatı nasıl algılıyorsa ve onu nasıl anlamlandırmışsa ona göre oluşmuş bir değer duygusuyla mekanı şekillendirmiştir.Hayatını Kur’an’a göre anlamlandıran kişiler ise mekanlarını kendilerini Kur’an’a yönlendirecek biçimde düzenlemişlerdir.Evlerine böyle levhalar asmışlar,camilerini ona göre çok ince bir düşünceyle oluşturmuşlardır.Bu mekanlar insanave topluma kendinin farkında olması için bir hatırlatıcı görevini üstlenmiştir.
    Hilal GÜLDÜRMEZ 10070125 1/B

    YanıtlaSil
  39. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  40. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    İnsan fıtratı gereği içinde bulunduğu her şeyi, hayatı anlamlandırma ihtiyacı duyar. Bu yüzden sürekli bir anlam arayışı içindedir. Eğer insan yaşadığı hayatı anlamlandırmışsa karşılaştığı zorluklar onu yıldırmayacaktır. Hayattaki dengeyi keşfedecek ve böylece mutluluğa erecektir. İnsanın hayatı anlamlandırmasına yön veren şey onun değerleridir. Onun hayatına hangi değerler anlam veriyorsa yapıp ettikleri o değerlere göre şekil alır.
    Bizi biz yapan, hayatımızı anlamlandıran; dinimiz, kutsal kitabımız, Hz. Peygamber… Dünyaya geldikten sonra insan nasıl yaşayacağını, neden dünyaya gönderildiğini, yaşamı sonucunda neler olacağını bilmek ister. Değerli bir yaşam sürdürebilmek için bir rehbere ihtiyaç duyar. Yüce Yaratıcı yarattığı insanın yaşadığı evrende takınacağı tavrı bilmesi-belirlemesi için ona rehberler göndermiştir. Kur’an-ı Kerim fıtrata hitap eden, insanın fıtri ihtiyaçlarını en mükemmel şekilde göz önünde bulunduran ve karşılayabilecek olan İlahi bir kitaptır. Kısacası Kur’an’ı Kerim insanın anlam arayışına en kapsamlı, en mutlak cevaptır.

    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Güzel yazı ve sözün insanın sanat ruhuna, gözlere ve gönüllere tesir eden, bazen ruhumuzun derinliklerine işleyen, o sözün-yazının halini halimiz kılan bir özelliği vardır.
    Levhalar güzellikleri, taşıdıkları manaları, verdikleri mesajları ile insanı hayranlık içinde bu duygunun sebebini ve gerçek nedenini aramaya yönlendirir.
    Günümüzde değişen, gelişen sosyal-kültürel yaşantı bireylerin gelişim süreçlerinde oluşturdukları dengeyi toplumda geçerli olan kuralları değiştirmiştir. Artık bireylerin benliklerinin şekillenmesinde belirleyici olan unsur içinde yaşadığı aile değil, dış unsurlar (radyo, televizyon, internet, çevre vs.) olmuştur. Bu nedenle eski aile yapısındaki roller (anne, baba, nine, dede/ evlat, torun) değişmiştir.
    Toplumdaki sıkı ilişkiler kopmuş, insanlar duyarsız bir hayat sürmeye başlamıştır.
    Kitle iletişim araçlarının günümüzdeki kadar etkili olmadığı ve insanlarımızın aile içi ve dışı ilişkilerinde bugünkü kadar zaman ve zihin işgal etmediği dönemlerde levhalar, sanat nitelikleri, taşıdıkları anlam ve verdikleri mesaj ile Türk ailesinin iletişiminde mühim bir olgu taşımaktadır. Ancak levhaların zihinlere sunduğu insani değerlerin daima yaşanılır kılınması hedefi artık yoktur.

    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    İnsanların mekanlara verdikleri biçimler onun hayatı anlamasının bir yansımasıdır.
    Mekanlar ve onlara verilen şekiller milletin kültürünün içerdiği değer hükümlerinin etkisi altında oluşturulur.
    Mekana biçim verme ile hayatı anlamlandırma arasındaki ilişki psikologlar tarafından da değerlendirilmiş ve ‘’Çevre Psikolojisi’’ adını almıştır.

    Merve TAPAN 10070227 1-B

    YanıtlaSil
  41. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  42. TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Levhalar, güzellikleri, taşıdıkları manalar, verdikleri mesajlar ile insana hayranlık hissi uyandırıyor ve insan bu hayranlık sebebini armaya yöneliyor.Bu arama devam ettikçe o şey hakkında hayret ve hayranlığımızda sürer gider. O kadarki bu arayış Allah' kadar yükselen derecelere ulaşır.

    Teknolojinin hayatımızı bu denli işgal etmediği dönemlerde levhalar, Türk ailesinin iç ve dış iletişiminde büyük önem taşıyordu.Günümüzdeyse biz teknolojinin bize sunduğu sıradanlıkta boğulmak üzereyiz...

    Makalenin şu cümleleri beni ciddi manada düşündürdü ''Geçmiş toplumlarda, kurallar, dengeler, her birey tarafından kendi kişisel ve dolaysız yaşantısı ile öğrenilirken, günümüzde ekonomik, siyasal ve kültürel tekellerin belirleyiciliğine terk edilmektedir.Artık roller değişmiştir, her şeyin doğrusunu ve iyisini bilen; dede, nine, baba, anne değil torundur evlattır.'' bilincimizi kaybetmemek temennisiyle..


    DEĞERLERİMİZİN HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    Kişinin hayatının anlamını gerçekleştirmesinin 3 yolu vardır;
    -Amel/ eylem ortaya koyarak, üreterek eser yaratmak.
    -Bir şeyi bir insanı severek, karşılıklı etkileşerek
    -Kaçınılmaz acıya karşı bir tavır geliştirerek.

    Hayat bir noktaya kadar reçete edilebilir. İnsanın varlık şartlarını hayata katmasını meydana getiran şeyleri kavramak gerekiyor.
    bu şey hayatımıza anlam katan değerlerimizdir.Değer insan gerçeğinin bir olgusudur.
    , insanın kendisini ifade etmesidir.Değerler insanın varlıkla olan ilişkileri sonucu oluşurve bu insanın varlık şartıdır.Değerlerin işlevi; insanın zekasını ve aklını olumlu yönde kullanmasını sağlamaktır.

    İnsan hayatını değerleriyle anlamlandırır. İnsanın verdiği tüm kararlar değerlerinin belirlediği hedefleri gerçekleştirmeye yöneliktir.

    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI

    Bu makalede vurgulanmak istenen, toplumun mimari yapısını şekillendirmesinde kültürel yapısının, din anlayışının etkisinin büyük olmasıdır.
    Nitekim Osmanlı zamanında ortaya koyulan eserlerde bunu açıkça görmekteyiz. O devirde mimariye çok önem verilmiştir, islam sanatlarına konu olan birçok eser ortaya konulmuştur.Göze hitapta, ruhu doyurmada birçok eser o devirde zuhrolmuştur.

    örneklerinin çoğalması temennisiyle... SAYGILAR..

    GÖKÇE KÜÇÜK 10070189

    YanıtlaSil
  43. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    Yeni bir asra girerken umduklarına ulaşabilecek yepyeni bir gelecek oluşturabilecek donanıma sahip olduğumuzun ve bu donanımı kültürel kalkınmamızın temeli kılabileceğimizin yeni bir yaklaşımla ortaya koyulması gerekiyor. Bunun için şimdiyi oluşturmada payı olan insanın varoluşunun zeminini, varlık şartlarını, hayatta kalmasını meydana getiren şeyleri kavramak gerekiyor.
    En temel amaç insanımızın ayakta durabilmesini, hayatın dayanılmaz acılarına katlanabilmesini sağlayan şeyi bulmak. Bu şey hayatımıza anlam katan her ne ise ondan kaynaklanan değerlerimizdir..
    İnsanın anlam arayışı onun fıtri yeteneklerini keşfetmesi bu sayede hayatın dayanılmaz problemleriyle baş edebilecek bir yetenek kazanması, hayattaki dengeyi keşfetmesi ve böylelikle mutluluğa ermesidir…
    İnsanın hayatına hangi değerler anlam veriyorsa o değerler yapıp etmelerine yön verirler. Artık insan eylemlerine ve başarılarına bu değerler çerçevesinde anlam verir.
    İnsanın hayatta kalmasını sağlayan, onun kendisinde bazı yetenekler görmesi, yapıp etmelerine bir anlam vermesi, içinde bulunduğu durumu meşrulaştırmasıdır. Yoksa insan yaşayamaz. Yani insan ya başarılı olacaktır ya da başarısız…
    İnsan varoluşunun oluşması ve onu hissetmesi kültür sayesindedir. Kültür insanın varolanlar hakkında hangi yolla olursa olsun edindiği bilgilerdir.
    Dinimiz İslamiyet ile katıldığımız ortak kültürümüzün temelinde Kur’an’ı Kerim ve Peygamberimiz vardır...

    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Levhalar, çağımız insanının evrenin kendisine ait olan o küçücük bölmesini iyi bilme özelliğine ters düşen bir olgudur. Onların taşıdığı mesaj insanları hayatın tüm alanlarında toplumsal töre ve gelenekler üzerinde yani insanın kendini gerçekleştirebileceği her konuda düşünmeye çağırır. Böylece insan kendini gerçekleştirebileceği her konuda düşünmeye çağırır. Böylece insan sıradanlıktan kurtulup, düşündüklerini hayata aktarma gayreti ile başarmaya özendirilmiş olur. İnsani değerleri yerli yerine oturtma arzusu ile hakikati savunur ve daima onu arar. İnsan sıradan hedeflerin ötesinde, peşinden koşmaya değer başka değerler olduğunu görmeye başlar. Elbette bu çaba beraberinde levhadaki mesajın aile fertlerine aktarılması için uygun metotlar geliştirilmesini zorunlu kılar...

    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    İnsan var olduğu günden beri mekana biçim vermiştir. Bu biçim verişte onun hayatı algılamasının etkisi çok açıktır. İnsan iyi yaşanacak kent imar edebilmek için mekanla ilişkisini, milletinin kültürünün içerdiği değer hükümlerin etkisi altında oluşturulur.
    Kültürde bilgi esastır. Her kültürün insan-mekan ilişkisini düzenleyen ve onun tarihini, dini inanışını, beğenilerini içeren ve yansıtan bir dili vardır. Toplumun kültürü, maddi ve manevi unsurları bir araya getirerek kendine özgü bir biçimde bir araya getirerek mekanı dile getirir. Onu canlı kılan bir ruh boyutu katar. Mesela; Tekkelerde, evlerde, konaklarda asılan Edep Ya Hu yazısı insana kişisel ve sosyal yaşamında Kur’an ahlakını hatırlatan bir rehber olurdu.
    Er-rızku al’allah levhası dükkanda ölçüsüz ve gayr-i meşru kazanç hırsının yersizliğini gözler önüne koyardı…
    Müberra TAŞKAN 10070228 1-B

    YanıtlaSil
  44. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  45. EK 1
    BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    Değer; insanın kendini ifade etmesidir. Değer insan ile arasındaki ilişkiden ortaya çıkmıştır. İnsanın varlığın bilincine varması ve verilmiş olan nimetleri idrak etmesiyle de hayata anlam vermesi gerçekleşir. Dolayısıyla insan kendi amaçlarına hizmet eden eylemi anlamlı ve değerli bulur. İnsan değerli olmak ister, ancak bu şekilde ancak bu şekilde hayatına anlam verir. Değer görmek bizzat onunda değer vermesiyle doğru orantılıdır.
    İnsan hayatına bir anlam verebilmesi için bir yol göstericisine ihtiyaç duyar. Ancak bu şekilde doğru ve yanlışı , hayata nasıl uyum sağlayacağını , amaçlarını nasıl belirleyeceğini ve onlara nasıl bir gidişatın gerekli olduğunu öğrenebilir. İşte bu yol göstericide Kur’an’ı Kerim’dir. Vayhy’in insan modeli olan H.z Muhammed , insanların rehberidir. Bu rehber hayatın nasıl anlam kazanacağının somut bir delilidir.

    EK 2
    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Türk ailelerin evlerini , duvarlarını süsleyen levhalar insanların sosyal yaşantısını fazlasıyla etkilemiştir. Türklerin tarihinde kullanılan eski yazılar , süslemede yeterince önem görmüş ve kullanılmıştır. İnsanı etkileyen bu güzellik , onu güzelliğin yaratıcısına sevk etmiştir. Zamanla bu levhaların yok olması , insanları levhaların verdiği mesajdan da uzaklaştırmıştır. Dolayısıyla insan-hayat ilişkisinde bir kopukluk doğmuş ve toplumsal değerler zamanla kaybolmaya mahkum bırakılmıştır.

    EK 3
    OSMANLI MİMARİSİNDEKÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    İnsan çevresinde varolan mekânlara her zaman biçim vermiştir. Bu mekanı duygularıyla biçimlendirdiği içinde, hayat anlamlandırmasının etkisi vardır . Mimari toplumun ürettiği kültür, maddi ve manevi unsurları kendine özgü bir şekilde toplar ve şekillendirir. Onu canlı kılan bir manevi boyut vardır. Kur’an’la hayatını anlamlandırmış olan insan mekâna da bunun yansıması olarak bir biçim verecektir. Yani soyut olanı somut olana dönüştürmenin örneklerini inşa etmiştir. Mekanı Kur’an’a yönlendirecek şekilde biçimlendirmeyi temel gaye edinmiştir.

    Meltem TANDOĞAN 10070222 1/B

    YanıtlaSil
  46. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ:
    Değer insanın hayatı anlamlandırmasında yön veren unsurdur.İnsan hayatı anlamlandırırken Kuran ve hadise dayanır.Onları kendine kaynak edinir.İnsan hep bilgi akımı içindedir.Doğrudan ya da dolaylı olarak bilgi elde edinir.İnsan edindiği bu bilgileri dönüştürerek,yenileyerek hayata sunmalı Kuranı ve hadisi yeni bir bilgi birikimi içinde yorumlayarak hayata katmalıdır.Bu görevide ancak bilgisini dönüştürebilenler,kendini yenileyerek Kuran ve hadisi yorumlayanlar yapabilirler.Bizim değerlerimizin temelinde hayatı anlamlandıran Kuran ve Kuranın ahlakı olan hz Muhammed olduğu için o kıymetli değerlerimizi her zaman canlı,aktif,dinamik tutmalı ve onları her zaman korumalıyız.
    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR:
    Evin en güzel bölümü olan misafir odasında muhteşem çerçeveli,kenarları nakışlı,işlemeli süslemeler ile levhaların duvarlara asılması insanlar tarafından onlara ne kadar değer verildiğini gösterir.Her bir kelimesi ile ayrı anlam taşıyan her bir cümlesi ile farklı mesaj veren levhalar insanların hayal güçlerine, sanat zevklerine,ruhlarına hitap ederler.Her bakıldığında vermek istediği mesajı insanın beynine iyice yerleştirir.İnsan hayatta hep mutlu,başarılı olamayabilir bazen de sıkıntılı,acılı günler geçirebilir.İşte levhalar verdikleri mesajlarla insanı her daim uyarır ve hayattan zevk almasını sağlar.
    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI:
    İnsan yaşadığı mekanla sadece fiziksel değil psikolojik olarak da bir ilişki içindedir.İnsan hayatı nasıl anlamlandırıyorsa o doğrultuda mekana biçim verir.İnsan Kuran ile hayatı anlamlandırmıştır.bu doğrultuda da Kuranı mekana biçimlendirmiştir.Soyut olanı somut olana dönüştürmüştür.Camiler de en güzel örnekleridir.İnsanın içindeki sanat ruhu ile hayatı Kuran ile anlamlandıran insanlar ile birleşince Mimar Sinanın yaptığı Selimiye Cami gibi bir sanat eseri ortaya çıkmıştır.Selimiye Cami soyut olanı somut olana dönüştürmede güzel bir örnektir.

    YanıtlaSil
  47. Sevde Pamukçu 10070202 ilahiyat 1/B

    YanıtlaSil
  48. EK 2 TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Levhalar...Duvarlarımızı süsleyen,bize hem iç dünyamızda hem de dış dünyamızda yolculuk yaptıran levhalar...Hele bir de o levhalardaki yazıyı yazan kişi de eseri kadar güzellikler barındırıyorsa.İnsanın eğitiminde bir basamak atlamasını bile sağlayabilen levhalar...Kimi zaman o yazıdaki kıvrım bizi başka alemlere götürür.İçimizde bir kıpırtı oluşturur.Belkide yeni bir adım için bir kıvılcım olabilecek bir kıpırtıdır bu kıvılcım.Gerçek anlamına kavuşulduğunda,derinliğine inildiğinde adeta bir öğretmene dönüşen,huzur kaynağı levhalar...Evet levhalar insanın hayatında belkide yepyeni pencereler açabilecek hazineler...
    Merve Sultan KARAKAYA 10070146

    YanıtlaSil
  49. Evlere girdiğimizde gözüme çarpan ilk şey duvardaki levhalardır. Bizi düşünmeye sevk eder. ‘Dolayısıyla levhalar güzellikleri, taşıdıkları manalar, verdikleri mesajlar ile insanı az çok bir hayret ve hayranlık içinde bu duygunun sebebini ve gerçek illetini aramaya yöneltir. Metafizik sahaya geçer, Allaha kadar yükselen haller ve derecelerde bulunabilir.
    Mesela Osmanlı zamanında insanlar yaratıcıya karşı sıfır olabilmeyi zihinlerinde taze tutabilmek için evleri girişi 'HİÇ' yazılı levhalar asarlarmış. Bunun gibi levhalar anlatılmak istenen mamanın sanatsal yanını oluşturur. Veciz bir şekilde söylenerek bir nevi hayat gayesini tercümanıdır.
    FATMA POLAT 1/B 10070204

    YanıtlaSil
  50. (1.EK)
    BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ:
    İnsanın fıtri yeteneklerini keşfetmesi bu sayede önüne gelen problemlerle baş etmesi insanın mutlu olmasını sağlar bu ise kuranı okumakla, anlamakla ve yaşamakla mümkündür.

    (2.EK)
    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR:
    Büyük dedemin evinde salonu süsleyen levhalar geldi aklıma. Bir keresinde sadece ne kadar eskimiş dediğimi hatırlıyorum. Ama bu yazıyı okuduktan sonra içimden meğer ne kadar değerlilermiş dedim. bir günde birçok uyarıcı ile karşılaşıyor insan. Evinde geçirdiği zaman içerisinde insanın yanlış ve olumsuz alışkanlıkları için uyaran gizli işaretler gizli uyarıcılar olan levhalar her ne kadar hissetmesekde bilinç altımızda yer edecek nitelikli insan olmamızı sağlayacak her gördüğümüzde içimize işleyecek ve hayatımıza çekidüzenn verecek araçlar haline gelir.
    (3.EK)
    OSMANLI MİMARİSİNDEKÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI:
    İnsanın bulunduğu mekana biçim verme gayreti insanın mekan ile fiziksel psikolojik bir çok ilişki içinde oluşundandır. mekanlardaki farklılıklar ise insanların kültürlerinin sosyal ve ekonomik durumlarının kullandıkları malzemenin coğrafi konumlarının dinin inanışlarının hayatı nasıl anlamlandırdıklarını farklı oluşundan kaynaklanır.Osmanlı döneminde ise maneviyat, düşüncedeki estetikle birleşip mimari zerafete dönüşmüştür.

    YanıtlaSil
  51. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    -Hayat reçete edilebilir ama sadece bir noktaya kadar. İnsan hayatın katlanılmaz acılarına dayanabilmesini sağlayan şeyi bulması değerlerdir.
    -İnsanın var oluşunun sebebi bilgidir.
    -Bilgi; fertlere kalmaz, insan türünün ortak malıdır, aktarılır.
    -İnsanın yaptığı bu faaliyet kültürdür.
    -Kur'an; insanın anlam arayışına cevap ve insanın hayatını anlamlandıran kitaptır.
    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Türk ailesinin günlük hayatını devam ettirdiği odaları süsleyen levhalar, muhatabına yani biz insanlara mesajlar verir.
    1. Tanrı- İnsan İlişkisine yönelik bir mesaj: Hadis, ayet, şiir gibi…
    2. İnsan hayat ilişkisini içeren mesajlar: Kur’ân-ı Kerim ayetleri, hadisler
    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    İnsan var olduğu günden beri mekana biçim vermiştir. Biçim verişinde hayatı algılamasının, mekanı algılamasının etkisi çoktur. Mekan algısı insanın hayatını anlamlandırdığı şeylere göre değişir. İnsanın; kültürel yapısı, inanç sistemi içinde bulunduğu mekanı şekillendirmesini etkiler.Her kültürün insan-mekan ilişkisinin toplumunu yansıyan bir kendine özgü dili vardır, bu onu canlı kılan br ruh boyutu kazandırır. Kuran ile hayatını anlamdıran biri bulunduğu mekana bu algıyla şekil vermiş ve mimarisini geliştirmiştir.
    Kübra KANDEMİR 10070138 İlahiyat 1/B

    YanıtlaSil
  52. EK 1
    BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    İnsan,hayatına değer atfedebildiği ölçüde anlam yükleyebilir ve genellikle yüklediği anlamlar hayatına hizmet edebildiği kadar değerlidir.Bu sebeble biri için değer ifade eden bir olgu başka biri için pek bir şey ifade etmeyebilir.Bu durum bilgi çeşitliliğinden kaynaklanır.İnsanlar,varolanaların bilgisini onlara farklı açılardan bakarak farklı metodlar kullanarak elde eder.Bu bakış açısı üzerindeki en önemli faktörlerden biride muhakkak ki kültürdür.
    İnsan hayatını anlamlandırabilmesi için hiç kuşkusuz bir rehbere ihtiyaç duyar.Bu rehber insanın temel arzularını ve iç güdülerini nasıl tatmin edeceğini KUR'AN-I KERİM ışığı altında cevaplandırır.İnsan ancak bu şekilde hakiki manada hayatını anlamalandırmış olacaktır.


    EK 2
    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    İç mimarimizin önemli bir parçası olan levhalar taşıdıkları anlamlar ve verdikleri mesajlar itibariyle hayatımızda önemli bir yer kapsar.fakat günümüzde kitle iletişim araçlarının yaygınlaşması hasebiyle artık ailede şekillenen benlik,şuan itibariyle radyo,televizyon,ve internet vs. gibi aile dışı etmenler tarafından şekillenmektedir.
    Levhaların insanlara verdiği güzel mesajlar vardır.Öncelikli mesajlarından biri Tanrı-İnsan ilişkisine yöneliktir.Mahmut Bedreddin Yazır'ın bende derin manalar uyandıran şu örneği belkide not defterimden silemeyeceklerimden olacaktır.
    'HER ŞAHIS(NUN) İÇİNDE BİR NOKTA,ŞU FEZA(UZAY) İÇİNDE BİR ARZ GİBİ ,ARZ ÜZERİNDE BİR BEDEN,BEDEN İÇİNDE BEN! BEN! DEYİP DURAN UĞULTU,İNİLTİ,KEDERLER VE NEŞ'ELER.....Diğer bir masajı ise İnsan-Hayat ilişkisine yönelik mesajıdır.
    Bana öyle geliyor ki bir nev'i levhalar insanın lisanı,duyguları bazen hatırlatıcısı ve bazen de uyarıcısı oluyor...


    EK 3
    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMLARI
    İnsanlar yaşadıkları alanları hep biçimlendirme eğiliminde bulunmuşlardır.Bu biçimlendirmelerden kişinin hayat algılayışını kestirmekte pek de güç değildir.çünkü insan biçimlendirmesinde psikolojisini ve aynı zamanda kültürünü de yansıtır.nitekim mimari ve sanat eserleri çağlara,inanışa,ve kültüre göre değişik görünümler almıştır.

    AYŞEGÜL KAYMAZ 1/B 10070158

    YanıtlaSil
  53. Kuran nedir ek 1
    İnsanlar insan olarak yaratılmaları ve düşünüyor olmalarının sonucu olarak bir değere sahiptirler.bizler hayatımızda anlam değerler sayesinde kendi çizgimizi oluştururuz.bu anlam değerleri bizi her zaman mutlu etmeye bilir fakat hiçbir insan kusuru kendinde aramayacağı için bunun farkına varsa bile kendince farklı nedenler arar.insanın kainatta var olan varlıklar hakkında bilgi arayışına girmesi onun kültür kavramını oluşturmasını sağlamıştır.kültür bilgi birikimi olduğundan dolayı farklı insanların ve bu insanların elde ettikleri farklı bilgiler hakkındaki yorumları kültürü var etmiştir.biz insanlar değerlerimizin temeline öz kültürü ve ortak kültürü koymalıyız çünkü insanlar bunlar sayesinde hem kemdi yaşadığı toplumda hem de dış dünyada nasıl bir yol izleyeceğini öğrenir.dinimiz İslamiyet ile katıldığımız ortak kültürümüzün temelinde ise kur’an-ı kerim ve peygamberimiz vardır .kuran insanın hidayet rehberi peygamberimizde bize bu konuda önderlik edecek örnek insandır.
    Kuran nedir ek 2
    Türk ailesi nin ev içi düzeninde levhalar
    Türk ailesi kendi yaşadığı fertler ve misafirleri için farklı mekanlar oluşturmuşlardır ve bunları da faklı şekillerde levhalandırmışlardır.bu iç mimarinin insanın ve toplumun davranışlarını nasıl etkilediğini göstermektedir.levhaların taşıdığı mesaj insanın gerçekleştitebileceği her konuda düşünmeye zorlar.insanın kendi oluşturduğu hedeflerin ötesinde peşinde koşulmaya değer başka hedeflerin olduğunu görmesini sağlar.levhaların teşkil ettiği mesajların genç nesillere aktarılması için uygum yöntemlerin uygulanması gerekmektedir.onun için bireye empoze edilen değerler kısa vadeli değil evrensel tün insanların çıkarına olan toplumsal seviye hedef gösrerilmelidir.
    Kuran nedir ek 3
    Osmanlı mimarisinde kültürel ifadelerin görsel kullanımı
    İnsanın hayatı anlaması ve algılaması onun mekana verdiği biçimlerde kendini göstermiştir.mimaride insanın içinde bulunduğu toplum psikolojık hali yaşadığı toplumun kültürü inanışı vs. yansımaktadır bundan dolayı mimari bir dil haline gelmiştir.
    SÜMEYRA KARABUĞAŞ 1-B

    YanıtlaSil
  54. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    İnsanın hayatta canlı kalabilmesi için gerekli şey hayatına kattığı anlamdır. Onu öldüren şey ise bu anlamı bulamamış veya kaybetmiş olmasıdır. Burada anlamsız hayattan çok hayatı anlamlandırmanın nasıl olduğundan bahsedilmiştir. İnsanın hayatına yüklediği anlam kazandığı değerler doğrultusundadır. Bu değerlerle eylemlerine yön verir ve kazandığı başarılara yine bu değerler ölçüsünde anlam yükler.
    Bireylerin kazandıkları değerlerin bir kısmı fıtri olmakla beraber bir kısmı da sürekli bilgi alımı içerisinde olan insanın üst nesillerden alarak edindiği bilgi birikimidir. Yani kültürdür.
    İnsan anlam arayışı serüveninde her zaman başarılı olmayabilir. Çünkü insan değişen hayat şartları içerisinde yaşar ve birtakım değişikliklerle karşılaşabilir. İşte burada Kur’an-ı Kerim, O’nu somut şekliyle bize sunan Peygamber Efendimiz (SAV) devreye giriyor. Çünkü insana bu anlam arayışı, buluşu, başarısız olduğunda veya olamadığındaki duruşu konusunda yardımcı olacak yegane rehber bize ulaşan ilahi mesaj Kur’an-ı Kerim’dir.
    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Türk aile yapısında odaların duvarlarını süsleyen süslemenin ötesinde, zihinlerinde yer eden üzerinde Kuran ayetleri , Hadisi Şerif alıntıları, özlü sözler yazan levhalar büyük önem taşır. Elin dili olarak söylenen yazıyla, onun sanat haline getirilmiş şekli, hat levhaları okuyan insanı hayrete düşürüp, üzerinde düşünülmesini sağlayan bir etki eder. Hata Allah’a ulaşmaya kadar gidebilir. Çünkü bu levhalar soyut olan düşüncelerin somut simgelere dönüşmüş halidir. Ve içlerinde çok derin manalar taşırlar. Tıpkı Mahmud Bedreddin Yazır’ın “NUN” harfine yüklediği mana gibi…
    “Her şahıs’, (nun) içinde bir nokta, şu feza içinde bir arz gibi, arz üzerinde bir beden, beden içinde “Ben! Ben!” deyip duran, uğultulu, iniltili, kederli, ve neş’eler içinde titreyen, arzu ve ümitler içinde kaynayıp taşan , aşk ve meşk ile coşan, haddini aşan, acı tatlı hadiseler içinde yaşayan, Hakkın kaza ve kader kalemiyle yazmış olduğu pek güzel bir yazıdır.”
    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    Mimari insanın soyut olanı somut hale getirdiği alanlardan biridir. İnsan anlam küresinin ışığında yaşadığı alan biçim verir. İnançlarına, kültürlerine, varoluş amacına ve çağın gereklerine göre şekillendirir.
    XX. yy’dan önce mimari daha çok sanatsal alanda gelişirken günümüzde gelişen teknolojiyle, insan algısıyla ve psikolojisiyle daha ziyade ihtiyaca binayen oluşmaya başlamıştır. Örneğin uçak kullanılmaya başlanmasıyla havaalanlarının inşa edilmesi gibi. Oysaki Osmanlı döneminde mimarlar yapıya koydukları her taşa bir anlam yüklemişlerdir.
    Dönemler arası oluşan bu farkın nedenine gelince: Çağın değişen insan algıları ve öncelikleri… İnsanların artık dünya meşgalesinden durup düşünmeye, görüp etkilenmeye vakitleri kalmadı ve öncelikleri değişti. Yoldan geçerken yapının güzelliğinden, içerdiği anlamdan ziyade işlevi ve sağladığı kolaylıklar dikkat çeker oldu. Bu şekilde düşünmeyen çağın insanları da görsel ihtiyaçlarını müze ziyaretleri ile karşılar oldu maalesef. Arife Betül SELMAN 10070216 B Şubesi

    YanıtlaSil
  55. TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Levhalar, taşadıkları anlamlar, verdikleri mesajlar ile muhataplarının davranışlarını etkiler ve yönlendirir. Ve insan az çok bir hayret ve hayranlık içinde bu duygunun sebebini ve gerçek illetini aramaya yönlendirir. Fertlerin ve toplumun muhtaç olduğu sosyal ve kültürrel enerjiyi sağlar.
    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    İnsan ile mimari düzenleme ve insanın akli-ruhsal boyutu ile ilişki içinde olan sanat arasında iletişim vardır. İnsan kendini, tabiatını, evreni algılayışının oluşturduğu değer duygusuyla mekana bakar. Mimari mekanlarımızı çağımızın sunduğu teknik ve malzeme ile yeniden üreterek farklı zamanları iletebilen cennet tasvirlerine çevirmek , atalarımızın mekana bakışındaki vahyi dayanağı etkin kılmak bizim elimizdedir
    10070206 DUDU SALDIRAN

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
      DEĞER NEDİR VE NASIL OUŞUR?
      Değer insanın dünyanın belli bir kısmıyla ilgili idrak, duygu ve bilgilerinin bir terkibi demektir. Değerler insanın varlık şartıdır. İnsan akıl sahibi olduğu için değerleri vardır. Değerlerin işlevi insanın zekasını ve aklını olumlu yönde kullanmasını sağlamaktır.

      İNSANIN HAYATINAANLAM VERMESİ NASIL GERÇEKLEŞİR?
      İnsan hayatına hangi değerlerle anlam veriyorsa o değerler yapıp etmelerine yön verir. İnsan eylemlerine bu değerler çerçevesinde anlam verir, çünkü insan yapıp etmeleri ile ana amaçları arasında bilgi kurar. İnsan içinde bulunduğu sonsuz durumlarda amaçlarını bir defada gerçekleştiremez. Bunun için hayatını anlamlandıran değerlere dayanarak eylemlerini düzenler, önemine göre sıraya koyar.
      DEĞER - KÜLTÜR İLİŞKİSİ
      İnsanın varoluşunun sebebi bilgidir. Bilgi, nesilden nesile aktarılır ve gelişen, büyüyen bilgi insanlığın ortak malı olur. Her birey bundan istediği miktar ve gücü nispetinde faydalanır. İnsanın yaptığı bu faaliyete kültür denir. Kültürde bilgi esastır. İnsanlar var olanların bilgisini farklı metotlar kullanarak elde eder. Kültürü, insanın kendisini gerçekleştirme süreci olarak tanımlayabiliriz.
      DEĞERLERİMİZİN TEMELİNDE NE VAR?
      Bizi biz yapan değerlerimizin temelinde, ortak kültürümüzün temelindeki Kuranı-ı Kerim ve Hz. Peygamber vardır. Kuran, insanın anlam arayışına cevaptır. Hz. Peygamber ise Kuran’ın nasıl yaşanacağının ve insan oğluna imkanının yolunun nasıl açık tutulacağının somut örneğidir.
      DEĞERLERİMİZİ KALKINMANIN KÜLTÜREL İMKANI OLARAK YENİDEN HAYATA KATMAK İÇİN NE YAPMALIYIZ?
      İslam ile varoluşun yaşam felsefesini geliştirmeli, bu felsefeyi kullanabilmek için değerlerimizi yeniden değerlendirmeli ve yeniden inşa etmeli; bunu yapabilmek için de yeni değerler çıkarmalıyız.

      10070206 DUDU SALDIRAN

      Sil
  56. TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    türk ailesinin evinde en çok kullandığı bölüm olan salonlarının duvarlarını süsleyen levhalar iç mimarinin insanı ne şekilde etkilediğini bize gösterir.evleri süsleyen bu levhalar taşıdıkları anlamla ve karşı tarafa verdiği mesajla onları etkiler ve yönlendirir.onların verdiği bu mesaj insanın kendini gerçekleştirbileceği her konuda düşünmeye zorlar.bu düşünme insanın zihnini çalıştırmaya başlar ve sıradanlıktan kurtulma düşüncesiyle düşündüklerini hayata geçirmeye çalışır ve çalışrkende kendini arayış içinde bulur bu aryışın sebebide insani değerleri yerli yerine oturtma arzusu ile hakikatı savununmasıdır.insan hedeflerin ötesinde peşinden koşmaya değer başka hedefler görmeye çalışır.bunun içinde bu levhalarla bireye edilen empoze değerler kısa vadeli toplumsal hedefleri değil tüm insanların çıkarına olan toplumsal seviye hedef gösterilmelidir...TUĞBA KARTAL 1-B 10070153

    YanıtlaSil
  57. OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    insan varolduğundan beri mekana ihtiyaç duymuş ve bu mekana biçim vermeye çalışmıştır.mekanın insanın hayatını anlamlandırmasındaki yeri gayet açıktır.bu mekanlara biçim vermek her çağda her dönemde insanlara kültürlere göre değişiklik göstermiştir.böylece mimari bir dil haline gelmiş ve geçmiş dönemde olan şeyleri bize çok güzel anlatmıştır. tabiki bu dil çok farklıdır.toplumun ürettiği kültür maddi ve manevi unsurları kendine özgü bir şekilde bir araya getirerek mekanı dile getirmiştir...TUĞBA KARTAL 10070153 1-B

    YanıtlaSil
  58. EK 1
    İnsanı insan kılan onun bağlı olduğu değerlerdir. Değer insanların kendilerini ifade etme biçimidir ve varlıklarla olan ilişkileri sonucu oluşur. İnsan elde ettiği bilgilerle değerlerini şekillendirir. Değerler insanların yapıp etmelerine yön verir ve varlıklar böylece anlam kazanır. İnsanın varoluşunun sebebi bilgidir ve elde ettiği bilgi tek bir fertle kalmaz eklenerek değişerek nesilden nesile aktarılır. Bunun sonucunda kültür oluşur. İnsanın varoluşunu hissetmesi kültür iledir.
    Bizi biz yapan değerlerimiz özgü kültürümüz dinimiz ve onların temelindeki Kuranı Kerim ve doğru amellerde bulunabilmek için kendimize rehber seçtiğimiz Hz. Muhammed (sav) vardır.
    Kuranı Kerim insanın bütün fıtri ihtiyaçlarına cevap veren ilahi bir kitaptır. Bizi biz yapan bu değerlerimizin temeli olan bu olgularla ilişkimizi sağlam tutmak gerekir. Bu da Kuranı Kerim ve hadisi günümüz değerlerine uygun şekilde hayatımıza katmakla olur.
    EK 2
    Levhalar iç mimarinin insanın ve toplumun davranışlarını nasıl etkilediğine örneklik teşkil eder. Çünkü verdikleri mesajın dışında insanı bir hayret ve hayranlığa iter bunu devamında da insanı bu duygunun gerçek sahibini aramaya yönlendirir ve insanı metafizik boyuta geçirir.
    Eski dönemde levhalar Türk ailesini yansıtan mühim bir olguydu. Ama artık verdikleri mesajın sürekliliği ve hedefi yoktur. İnsani ilişkilerin yok olması levhalar dünyasından uzaklaşıldığının en basit örneklerindendir.
    Levhalar insanı hayatın tüm alanlarında toplumsal töre ve gelenekler üzerinde yani insanı ilgilendiren her konuda düşünmeye zorlar.
    EK 3
    İnsan var olduğu günden beri mekanlara biçim vermiştir ve bunu hayatı nasıl algılıyorsa öyle yapmıştır. İnsan mekanları kültürüne bağlı olduğu dini değerlere ve kültürün etkilediği davranışlarına göre şekillendirir ve ona göre kullanır. Bir Hristiyanın kiliseyi kendi değerleriyle tasarlayıp , inşa ettiği gibi , bir Mimar Sinan da camileri kendi öz değerleriyle tasarlayıp inşa eder ve eserlerin de dinini , ALLAHI yansıtır.
    İnsanın yapıp etmelerini hayat tarzına mimarisine kadar her şeye inandığı sahip olduğu değerler şekil verir. NURDAN ORÇİN 10070201

    YanıtlaSil
  59. Sümeyye KARAGÖZ 10070145 B Şubesi
    Ek 1
    BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    İnsan var olanın bilgisini kullanırken elde ettiği sonuçlar onu değer kazanmaya zorlar ve elde ettiği bilgileri ölçü niteliğinde olan değerlere göre kullanır.Değerler insanın var olma şartıdır.İnan akıl sahıbi olduğu için değerleri vardır.Değerlerin işlevi insanın zekasını ve aklını olumlu yönde hayata tabiata evrene uyum yönünde kullanmasını sağlamaktadır. İnsan hayatında anlam bulmasında kendisine yardım edecek bir rehbere ihtiyaç duyar.Bu rehber, varlığının derinliklerinde bulunan gerçekten özlediği şeyleri ona fark ettirmeidir.İnsanın temel arzularını ve içgüdülerini nasıl doyurup tatmin edeceğini , topluma ve çevreye nasıl uyum göstereceğini, insan bu rehberde bulabilmelidir.Çünkü insan, uğruna çaba göstermeye değer bir hedef, özgürce seçtiği bir amaç için mücadele etmezse psikolojik bunalıma girer.İnsan hayatında daima ulaşmış olduğu şeye, ulaşmayı hedeflediği ve ulaşması gereken arasındaki gerilimi yaşar.İşte Kur’an da vahiy sürecinin son halkası olarak, diğer insanlarla ortak olduğumuz fıtri imkanlarımızı nasıl gerçekleştirebiliriz sorusuna cevap veren, fıtri bütünlüğümüz içinde kendimizi öğreten vahiy mahsülü kitaptır.Kur’an insana bütün varlıkla ilişkisini halife bilinci çerçevesinde oluşturması gerektiğini anlatır.O fıtrata rehberdir.Sünnet ise Kur’an’ın hayatı nasıl anlamlandıracağının ve insan olma imkanlarının yolunun daima nasıl açık tutulacağının bilgisini verir.
    Ek 2
    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Levhala, iç mimarinin insanın veya toplumun davranış kalıplarının nasıl etkilendiğine önemli bir örnek oluşturur.Levhalar,, taşıdıkları manalar, içerdikleri mesajlar ile insanı az çok bir hayret ve hayranlık duygusuna yönlendirir.Levhaların her an zihinde sunduğu insani değerlerin daima yaşanılır kılınması hedefi artık yoktur.Levhalar, çağımız insanının evrenin kendisine ait olan o küçücük bölmesini ‘iyi bilme’ özelliğine ters düşen bir olgudur.İkinci grup levhalar ise, mesajlarında insanın akıp giden hayatın insana etkisini, ona verdiklerini, verebileceklerini veya ondan alıp alabileceklerini değerlendirir.İnsanı sıradanlıktan hayalgücünü yeteneğini kybetmekten kurtarır.
    Ek 3
    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMLARI
    İnsanlar yaşadıkları alanları hep biçimlendirme eğiliminde bulunmuşlardır.Bu biçimlendirmelerden kişinin hayat algılayışını kestirmekte pek de güç değildir.çünkü insan biçimlendirmesinde psikolojisini ve aynı zamanda kültürünü de yansıtır.nitekim mimari ve sanat eserleri çağlara,inanışa,ve kültüre göre değişik görünümler almıştır.

    YanıtlaSil
  60. insanın anlam arayışı, onun fıtri yeteneklerini keşfetmesi,bu sayede hayatın problemleriyle baş edebilecek bir yetenek kazanması,hayattaki dengeyi keşfetmesi ve böylelikle mutluluğa erişmesidir.Fakat insan hür bir varlıktır ve fıtratından kaynaklanan imkanları gerçekleştirirken hürriyetini de kullanır.Doğru eylemde bulunabilmesi için önder ve örnek insanlara ihtiyacı vardır.Peygamberler ,veliler,düşünürler bu bağlamda değerlendirilmelidir.Böyle insanları örnek alarak hayatın nasıl anlamlı kılınacağını öğrenmiş oluruz.
    Bilgi nesilden nesile aktarılarak kültürün oluşmasını sağlar.Bilgilere dayalı ortaya koyulan eser ve davranışlar kültürün görünümleridir.Bizim kültürümüzün temelinde Kur'an ve Hz.Muhammed (a.s) vardır.Mesela camilerimizde, çeşmelerimizde ve daha birçok tarihi eserlerimizde bu kültürümüzün yansımalarını görürüz.Bu değerlerimizi yeniden hayata katmak için hadislerden ve Kur'an dan güncel değerler çıkarılıp, bu değerler eğitim alanında uygulanabilir.
    Türk ailesinin ev içi düzeninde levhalara rastlamaktayız.Levhalar ile insan ilişkileri daha sağlıklı bir boyuta oturtulmaya çalışılır.Mesela Ya Hu ibaresi kullanılarak okuyan kişinin kendi halini düşünmesi istenir.İnsanı yanlış davranışlardan uzaklaştırmak her an mümkün değildir ama levhalar sayesinde bu yapılabilir.Osmanlı mimarisinde de kültürel ifadeler çok güzel bir biçimde kullanılmıştır.Mesela Mimar Sinan'ın yapıtlarında hat sanatının en güzel örneklerini buluruz.Günümüze gelince hızlı yaşam temposundan yorulsak da mimari mekanlarımızı hissedilebilir şekilde yaşatmak bizim elimizdedir.
    Derya Kırdar hazırlıklı ilahiyat 1/B

    YanıtlaSil
  61. ANLAM GÜÇLENMESİ
    Her şey bizim anlamlandırmamıza göre değerlenir, bir anlam kazanır. Aslında her şey kişinin dünyayı algılama şekliyle kişinin yaşadıklarıyla ve buna bağlı olarak kişinin deneyimlerinin bir bileşimi olarak hayat bulur zihinde. Örneğin; bir kişinin yakını vefat etti, Müslüman ahlak ve kurallarına göre yaşamış inançlı biri bunu sabırla metanetle karşılamasını bilir fakat inançsız biri buna isyan ederek yaratıcıya isyan edebilme meyline gidebilir. Sonuçta olay ve insani kabiliyetler aynı olmasına karşın insanın hayat serüveni boyunca zihniyetini kalıplaştırdığı şeyler çeşitli şartlar hasebiyle (insanın dörtlü bütünlüğü) farlı olması pek tabiidir.
    İyi veya kötü kişiden kişiye değişen anlam verme yetisi insanların karşılaştıkları olaylar karşısında kendi anlamlandırışı ile insana manevi olarak bu sorunların üstesinden gelebilmeyi , yaşananlara katkı sağlamasını, hayata sıkıca tutunmasını sağlayan bir cevher misalidir.
    Her insan hayat serüveninde anlamı farklı şeylerde bulabilir, en tabii olarak. Ama zaman geçtikçe ona biçtiği anlam, değerini kaybedebilir .İnsan yaşadığı farklı olaylar sonucu anlam arayışı onun yaşamış olduğu olayları farklı ve tecrübeli bir bakış açısıyla (sağlam kafa ile) değerlendirmesini sağlar.
    Çağımız insanlarının bir sorunu’da, daha neyi isteyip neyi istemediğimizi bile bilememektir. Kendi karalarını veremeyen ,kendi anlama seçimini kullanmaksızın hayatta herşeye’’oldu geçti’’ gözüyle hiç anlam küresinde yoğurmamaktır. Bunun sonucunda birey olamamış bir topluluktur…….
    FERRA(207)
    Tefsiri yaparken tüm ayetlerin üzerinde durmayıp ;tefsire ihtiyaç duyulan ayetleri tefsir etmiştir.Yer yer kıraat meslelerine ,irab tahlillerine, kendin den önceki müfessirlerin görüşünü serdeder.O daha çok kelime tahlillinde durduğundan cahili şiiri vazgeçilmez kaynağıdır.Yeri geldiğin desebebi nüzulede yer vermiştir.İlk efsirlerden oluşu hasebiyle sonraki nesillere nahvi ve kelime bilgisi ile ışık tutar.
    TABERİ (310)
    İran da doğup,ilim için sürekli diyar diyar gezen bir şahsiyettir,öyleki hem muhaddis, hem müfessir . hem fakih olup kendini mücehhez eylemiştir.Fıkh ta müstakil olarak mezhebi dahi olmuştur .Avrupa ona Ebu-t tariih der .Tefsirini bir ansiklopedi tarzında oluşturup bu görüşler arasında kendi de tercih yapmış .Tefsirinde değişmez 3 unsur( siyak-lisan-sünni) dir.Kuranın 7 harf üzerine nazil olduğunu savunur.Bizzat duyduğu rivayetleri (heddesenii vve haddesenee) kalıplarıyla oluşturur.Kelamda mutezile ile tartışır.Ayrıca taberi kimi müseşriklerin dediği gibi –dini kaynaklar şifahi değil kitabi olduğunu kanıtlamıştır.Selef tefsirine bakmak isteyen herkes ona uğramak mecburiyetindedir
    MUKATİL B. SÜLEYNAN(150)
    Belh ‘te doğmuş. Tabii olarak oranın kültürüne alışmış.Asyada büyümesi ve yakınlarında ki(burdaki kasıt burda butçuluk ve puta tapma olması) ilahi tasvirlarinin tecsimi oluşu onunda böyle bir ortamın ,kültürün etkisiyle büyümesi başına büyük sorunlar açtı.Onun doğum yılı itibariyle şanslı olduğunu söyleyebiliriz.Özellikle kuranın garib kelimelerinde ,esbabı nüzulünde,vücuh ve nazairinde ;önem arzeden bilgileri bulunur.Kendisinden ilk rivayeti imam Maturidi yapmıştır.En çok eleştiriyi isnad eksikliğinden aldığını söyleyebiliriz.Eserinde ilk dönem tarihi olaylar ,mezheb çatışmaları hakkında bilgi bulunur.İlk ahkamul kuran örneği(tefsiru hamse mie aye) ona aittir.İlk filolojik eser ona ait(kitabu-l vucuh ve-n nazair).Siyaside eydi ,kelamda mürcie ye mensub olduğu söylenir.Onu yöntemini tam olarak ne fıkhi ne rivayeti nede dirayeti diyebiliriz.Tabii günümüze ulaşan İLK KAMİLİ TEFSİR ona aittir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Arkadaşlar,tüm yorumlarımı (ismim 'ramazan kılıç' ,daha sonra 'anlaşılmayı bekleyen kitap kuran'a tıklayarak açmış olduğum bloktan görebilirsiniz.

      Sil
  62. ZEYNEP KERTİŞ
    10070163
    DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    Değer insanın hayatta eylemleri sonucu ve fıtri olarak doğuştan verilmiştir.İnsanın varlıkla olan ilişkileri sonucu değerler oluşur.İnsan elde ettiği değerler kendi hayatını anlamlandırır. İnsan hayatına hangi değerler ile anlam veriyor ise, o değerler yapıp-etmelerini yönetirler.Kişinin bir bütünlük içinde hayatın anlamını keşfetmesi :Amel / Eylem ortaya koyarak ,üreterek,bir varlık veya bir insanı severek,kaçınılmaz acıya karşı bir tavır geliştirerek olabilir.
    DEĞER KÜLTÜR İLİŞKİSİ
    Kültür,insanın var olanlar hakkında hangi yollar ile olursa olsun edindiği bilgilerdir.İnsanın hayatında bir rehbere ihtiyacı vardır. Hayatımızın temelinde hem özgür kültüre hemde ortak kültüre dayanan hayatın anlamlandırma ve değerler sistemi vardır.
    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Türk ailesi fertleri ev yaşantısında levhalar kullanmışlardır. Bunlar genelde ailenin düşünce yapısına ve kültürüne göre değişiklik gösterir.Levhalar verdikleri mesajlar ile insanları sıradanlıktan kurtararak devamlılık sağlamayı ve sıradanlıktan kurtulmayı sağlar.Ev içi fertlerinin hepsine insanı,hayatı,evreni külli olarak kavralarında yardımcı olur.
    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    Osmanlı dönemindeki sosyo-kültürel yapıya göre mimari olarakta gelişmiştir. Mimari ve sanat bir dil olarak kullanılmıştır. İnsanları farklı duygulara sevkeden görsel kullanım burada bir araç niteliği göstermiştir.

    YanıtlaSil
  63. EKLER
    Kuran kendini hidayet rehberi olarak tanımlamakta,her bir ayeti insana yol göstermektedir.İşte bu klavuzun her bir cümlesi ayrı bir önem arzetmektedir.İnsanlar bu cümleleri canlı tutup,hayata geçirmek için evlerinin en değerli köşelerine asarlar.

    NESİBE SARIGÜL 10070209 1-B

    YanıtlaSil
  64. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  65. Bizi biz yapan değerlerimiz ve hayatı anlamlandırmadaki rolü
    insanın anlam arayışı fıtri yeteneklerini keşfetmesi,bu sayede hayatın dayanılmaz problemleriyle baş edebilecek yetenek kazanması hayattaki dengeyi keşfetmesi ve böylece mutluluğa ermesidir.İnsan hayatına hangi değerlr anlam veriyorsa o değerler yapıp etmelerimize yön verir.Çünkü insanlar eyllerini amaçları doğrultusunda yaparlar...

    SÜMEYYE KORKMAZ 10070174 1/B

    YanıtlaSil
  66. gerçekten tarihimize bakıldığında o kadar mükemmel eserler çarparki gözümüze... ama malesef artık onların kimisin yerini taş binalar alıyor. bir insanın aslında olmazsa olmazı kültürüdür. kültürü olmayan bir toplum zaten düşünülemez. çünkü kültür toplumla içiçedir ona bağlıdır.ve aslında ben Ahmet Hamdi TANPINAR a ait şu metni paylaşmak istiyorum.
    Biz şehir fikrini kaybettik.Onu harap kamyonların enkazına acayip kaptıkaçtılara çengelde av arayan yırtıcılar gibi dolaşan, yahut bekleyen dolmuşlara her cinsten insanı diken diken eden satıcı seslerine bıraktık.Nerde eski İstanbul? Haraptı fakir ve biçareydi.Fakat kendine göre bir uslübu vardı.Her meslek bir ocaktı,her mal satıcısı hususi bir makamla malını satardı.Şehir bir terbiyenin ve zevkin etrafında teşekkül eden müşterek bir hayattır.Mimari bu hayatın asıl büyük uslübunu yapar.Siz İstanbuldan başka bir şehirde Şehzade Camii cinsinden bir binanın karşısına bugünkü belediye sarayının kolay kolay yapılabileceğni tasavvur edebilir misiniz?Sultan Shmet Meydanı gibi dört medeniyetin nabzının birden attığı taşın ayrı dilden konuştuğu bir meydanın bugünkü seklinde kalabileceği aklınıza gelebilir mmi?
    bu dizeler her şeyi ifade ediyor sanırım arkadaşlar
    SÜMEYYE KAVAS 10070154 1 B

    YanıtlaSil
  67. FATMA KOÇ
    10070176

    BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    İnsanın hayatta kalmasını sağlayan onun değerleridir çünkü hayatını onlarla anlamlandırıyor. İnsanın en büyük değeri de kendisidir. Yani kendi yapıp ettiklerini anlamlandırarak ve bunu hayatına geçirerek kendi değerlerini oluşturmasıdır. Yani bizi biz yapan değerimiz kendimizdir. Bu değerleri oluşturabilmemiz de insanlarla karşılıklı diyalog ile insan olmanın gereği vazifelerimizi yaparak mümkündür. Hayatımızı güzelleştiren bu değerlerin temelinde Kuran-ı Kerim ve hadisler vardır. Demek ki hayatımızı anlamlandırmak Kuran’a ve peygamberimizi bilmeye onları korumaya bağlıdır. Bunun farkında olmayı ve Kuran’la ve hadisle bütünleşmeyi nasip etsin Allahü Teala.


    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Levhaların insan hayatında önemli bir faydası vardır. Şöyle ki; insan yanlış hareketinden ya da eksik yaşayışından dolayı bir kimseyi uyarmaya çekinebilir. Fakat bu uyarıyı levhalarla çok güzel bir şekilde anlatabilir anlatmak istediğini. Zaten levhaların verdiği mesajlarda insanın insanla ve insanın Allah’la olan ilişkisini içerir. Levhalar verdikleri mesajla insanın davranışlarını etkiledikleri için günümüz teknolojisinin ürünü olan bilgisayar, televizyon gibi iletişim araçlarında çok daha değerli olsa gerek.


    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    ‘Kuran okunan eve melekler gelir, şeytanlar kaçar, halkına karşı bereketli olur. Kuran okunmayan evde şeytanlar gelir melekler kaçar.’ hadisi şerifi ve ihtiva ettiği mana ile birlikte eski mimarimizde kullanılan Hüsn-ü hat ile ifade edilen bu kutsi sözler bizim mimarimizi süsleyen değerlerdir. Osmanlı mimarisinde çokça kullanılan hüsn-ü hat, onların kültürünün nasıl olduğunu ifade ediyor bizlere. Evlere yazdıkları ‘Ya malikel mülk’, ‘Maşallah’ lafızları onların kültürünün göstergesidir. Çünkü insanın mimari, çevre düzenlemesi gibi alanlarda onun ruhunu yansıtan sanatla ilgisi vardır. Bu sanat ruhunu da mimarisinde dini lafızları yazarak kullanmıştır.

    YanıtlaSil
  68. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  69. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATI ANLAMLANDIRMADA ROLÜ
    Değer,insanın duygu ve bilgilerinin tertibi demektir.Değer,insanın varlıklarla olan ilişkileri sonucu oluşur.İnsanın anlam arayışı onun fıtri yeteneklerini keşfetmesi, bu sayede hayatın dayanılmaz problemleriyle baş edebilecek bir yetenek kazanması, hayattaki dengeyi keşfetmesi ve böylelikle mutluluğa ermesidir.Değerler insanın fiillerine yön verirler.Çünkü insan fiilleri ile amaçları arasında ilgi kurar.İnsan varoluşunun oluşması ve onu hissetmesi kültür sayesindedir.Kültür insanın varolanlar hakkında hangi yolla olursa olsun edindiği bilgilerdir.bu bilgilere dayanarak ortaya koyduğu eser ve davranışlar o kültürün görünümleridir.
    Rabia Koçak 1-B 10070177

    YanıtlaSil
  70. TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Diğer güzellikler gibi yazı güzelliğinin ve içerdiği mananın gereği kadar anlaşılması tesirli ve kavrayışlı bir zevk idrakine dayanır.Onun için aynı zihniyetle yazılmış ve türk evinin duvarlarını süsleyen bu levhaların o tesirli ve kavrayışlı idrake yol göstermeyi üzerine almış bulunduğu bir vakıadır.Güzel yazının muhatabı fıtri temizliği kaybetmemiş, zevk ve idraki bozulmamış selim kimseler ve böyle bir topluluk gibi, yazı-mesaj güzelliği fıtri temizliğini bozmuş olanlara da yavaş yavaş buldurmaya rehberlik eden Rabbani bir mürebbidir diyebiliriz.


    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    İnsan varolduğu günden beri mekana biçim vermiştir.Bu biçim verişte onun hayatı algılamasının etkisi çok açıktır.Çünkü insan mekanla sadece fiziksel olmaktan öte psikolojik yöndende ilişki içindedir.Toplumun kültürü maddi ve manevi unsurları kendine özgü bir biçimde bir araya getirerek mekanı dile getirir.Onu canlı kılan bir ruh boyutu katar.20. yüzyıla kadar mimarinin sanatsal yönüne işlevsel ve teknik yönünden daha çok önem veriliyordu.Sanayi devrimi ile yeni teknik imkanlar, yeni malzeme mimaride bir devrim yaparak makine çağını başlatmıştır.Böylece rasyonellik ön plana geçmiş mimariyi daha bilimsel bir konuma oturtmuştur.Tasarım ve uygulama aşamasında sadece ekonomik kaygıların belirleyici rol oynadığı mimarimiz ve kalabalık şehirlerimiz düzensiz ve plansız şekilde bir araya gelmiş ağır kütlesel yapılardan oluşmuştur.Mimari mekanlarımızı çağımızın sunduğu teknik ve malzeme ile yeniden bir başka zaman ve mekandan şiirsellikler iletebilen cennet tasvirlerine çevirmek,vahyi duyarlılığı aktüel kılmak bizim elimizdedir.
    Rabia Koçak 1-B 10070177

    YanıtlaSil
  71. BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERMİZ VE HAYATIMIZI ANLAMDIRMADAKİ ROLÜ
    Deger,insan gerçeğinin bir olgusudur.İnsanın kendini ifade etmesidir.İnsandan başka canlıların bir değer dünyası yoktur.Değer, insan davranışlarının yol göstericisi bir inanç olmak bakımından insanın, dünyanın belli bir kısmıyla ilgili idrak, duygu ve bilgilerinin bir terkibi demektir.İnsan hayatını anlamlandıran değerlere dayanarak ve seçerek eylemlerini düzenler.İnsan,eylemlerine anlam vererek insan olma koşullarının yerine gelmesinisağlar.

    DEĞER_KÜLTÜR İLİŞKİ
    Bütün canlılar içerinde ançak insanın yaptığı kültür,insanın kendini gerçekleştirme süreci diye tanımlanabilir.

    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Türk ailesinin fertleri veye misafirleri ile günlük yaşantısını geçirdiği iki mekan olarak oturma(sofa) veya misafir odalarını süsleyen levhalar,iç mimarinin insanın veya toplumun davranış kalıplarını nasıl etkilediğine önemli bir örnek oluşturur.
    YASEMİN DEMİR 10070156 1/B

    YanıtlaSil
  72. KURAN NEDİR ?
    Kuranı kerim insanın hayatına yön veren ve yönlendiren bir kitaptır.Genel olarak ihtiva yönüne baktığımızda ayetler ve surelerden oluşur. insan kamil insan olmayı hedefleyen şartlara ulaşmak ister.Ulaştığı durum ile ulaşmak istediği durum arasında sürekli bir gerilim yaşamaktadır.Bunun içindirki kuranı kerim yeryüzünde Allahın halifesi olduğu bilinci içerisinde insana kamil insan olmayı hedef gösterir.Yaklaşık 23 yılda inen,tüm ilimleri kendinde toplayan bir kitap nisbetindedir.İnsanın hayatını anlamlandırabilmesi,belli bir amacı hedef edinebilmesi ve doğru yolda yürüyebilmesi için kuranı kerime ihtiyacı vardır.

    YanıtlaSil
  73. *BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİMİZ VE HAYATI ANLAMLANDIRMADAKİ ROLÜ
    *TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    *OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    bu makalelerin hepsi insanın var oluşu bilgi iledir bu bilgide insanın içinde durmuyor ve kültür olarak ortaya çıkıyor kültür de kendi için özgü kültür ve ortak kültür olmak üzere ayrılıyor işte bu makalelerdede
    kültürün nasıl oluştuğunu ve oluşmasında ki sebepler işleniyor ilk makalede bu bölüm birinci kısmın özeti mahiyetinde olmakla birlikte insanın kültürünün çevresinin insanın anlam arayışındaki rolünü anlatmaktadır ikinci makale burada geçmişten günümüze Türk ailesinde levhaların yerini bizde oluşturduğu özelliği ve hatırlattığı şeyleri ve ayrıca şuan bunlara olan ihtiyacımız anlatılmaktadır üçüncü makalede ise burada insanın hayatı anlamlandırış şekliyle çevresini düzenlemesindeki (ev,yapı yapma)bağı ortaya konmuştur.

    YanıtlaSil
  74. İsmail Hakkı Bursevi(h.1060-1137)
    -1060’da Bulgaristan’ın Aydos şehrinde doğmuştur.
    -Otuz yılı aşkın Bursa’da ikamet ettiği için Bursevi lakabını almıştır.
    -Küçükken elini öptüğü Osman Fazlı Efendiye intisab etti.Manevi terbiyenin yanında zahiri ilimde almıştır.
    -Bursa’ya yerleşince Ulu Camide vaaz vermeye başladı.
    -Fatihadan başlayarak Kur’an’ı tefsir etmeye başladı.Tasavvufi yorumlar ekleyerek arapça kaleme aldı.
    -Bu tefsirine Ruhu’l-Beyan denildi.Cami kürsüsünde vaaz olması sebebiyle mev’iza ağırlıklıdır.
    -Dirayet ve rivayet metodunu birlikte uygulamıştır.
    -Ayeti ayetle ve hadisi şeriflerle açıklamıştır.Tasavvufi yorumlar yapmıştır.
    -Tasavvufi tefsirin en önemlilerindendir.
    Muhammed Abduh(h.1265-1315)
    -Buhayre’ye bağlı Mahalletunnasr köyünde 1265’ de doğdu.
    -Ezher Üniversitesinde eğitim görmüştür.Raziye ,felsefe, kelam dersleri almıştır.
    -El-Ezherde öğretim görevlisi olarak çalışmıştır.
    -Üç yıllığına Beyrut’sürülmüş, İngiliz sömürüsüne karşı faaliyetlerimden dolayı.
    -Daha sonra Paris’e gitti ve dergi çıkarmaya başladı.
    -Tefsirinin adı Tefsiru’l-Menar’dır.
    -Tefsirindeki amacı kuru nahiv , sarf bilgisi vermek olmadığını ;insanlara hidayet, doğru itikat verme olduğunu dile getirir.Bu yöndeki tefsirleride eleştirmiştir.
    -Ayetleri nüzül ortamıyla sınırlandırmayıp günümüzle ilişkilendirme taraftarıdır.
    -İsrailayata yer vermemiştir.Kur’an’daki mübhemleri araştırmamak gerektiğini söylemiş ancak kendisi bunu yapmıştır.

    YanıtlaSil
  75. ESMA KOÇ 10070175 HAZIRLIKLI İLAHİYAT 1\B
    Muhammed İzzet Derveze(h.1305-1404)
    -Filistin’in Nabus şehrinde 1305’de doğmuştur.
    -Memuriyeti küçük yaşlarda başladı.Buna rağmen tefsir. Hadis, fıkıh, kelam ,tarih ,sosyoloji, şiir, felsefe, edebiyat eserler okumuştur.
    -Osmanlı döneminde İttihat Terakki Cemiyetine üye oldu.
    -Arap milliyetçiliği yaptı.
    -Kur’an’ı Mecid isimli eserini yazdıve Kur’an’ı nüzül sırasına göre tefsir yapmayı planladı.
    -Tefsirinin adı Tefsirul Hadis’tir.Ayetleri guruplandırarak tefsir etmiştir.
    -Siyer bilgilerini de paylaşmış, Kur’an’ın Kur’an’la anlaşılmasına önem vermiştir.
    Seyyid Kutub(1906-1967)
    -Mısır’ın Aysut kasabasında 1906’da dindar bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi.
    -Kahire Üniversitesi Darul Ulüm Faküttesinde arap dili ve edebiyatı öğretim görevlisi oldu.
    -İhvanı Müslim teşkilatında çeşitli görevlerde bulundu.
    -Cemal Abdünnasr’a suikast nedeniyle Müslüman kardeşler gibi tutuklandı.
    -On yıl hapis hayatından sonra farklı nedenlerden dolayı tekrar hapse girdi.
    -Ve idam edilerek hayatına son verildi.
    -Tefsirini adı Fi-Zilali’l-Kur’an’dır.Edebi-içtimai bir tefsirdir.
    -Tefisrdeki amacı yeni, ideal insan ,toplum oluşturmak.
    -Ayetleri konu bütünlüğünü sağlayarak ele almıştır.
    -Kur’an’ı Kur’an’la tefsire sık sık başvurmuştur.
    İbnu Aşür(1879-1973)
    -Tunus’da 1879’ da dünyaya gelmiştir.
    -Üniversitede arap dili ve edebiyatı, hadis , tefsir, fıkıh usülü, hukuk felsefesi dersleri verdi.
    -1932’de ilk Maliki şeyhüslamı oldu.1973’de yine Tunus’da vefat etti.
    -Tefsirini adı et-Tahrir ve’t-Tenvir’dir. Mukaddimesi vardır.
    -Ayetleri ayetlerle tefsir etmiştir.
    -Hem klasik hem de çağdaş anlayışlardan meydana gelmiş bir tefsirdir.

    YanıtlaSil
  76. 122-134
    Tefsir nakillerinde zamanla var olmayan rivayetlerin veya zayıf rivayetlerin yer almasından dolayı tefsir rivayetleri hakkında tenkitler ortaya çıkmaya
    Kur’an’ın ilimlerinin taliplerine en yararlı bir şekilde takdim edilmesi,ancak metodik(sözlük) anlamının ayrıntılı tartışılmasıyla sağlanabilir.Kur’an’ın anlaşılması ihtiyacı ve zarureti fetihlerle birlikte artınca sahabe önceleri pek onaylamadıkları ve uygun görmedikleri Kur’an tefsiri işine yönelmişlerdir.
    İslam dini birçok milletten,kültürden ve çeşitli çoğrafyalarda yaşayıp var olan insanlardan oluştuğu için bütün bu insanların Arap dilini ilmeleri ve anlamaları mümkün olmadığından alimler Kur’an-ı anlamaları için onun tefsirine başvurmuşlardır.
    başlamıştır.
    Tefsir alimleri zaman zaman zayıf hadisler nakletmişlerdir burdanda onların ilminden dolayı nakletmiş oldukları hadislerin sıhhatli olduğuna kesin olarak bakılmaması gerektiği anlaşılmaktadır.
    Tefsir rivayetlerinde aslı olmayan hadisler,olayların anlatılması sonucu ortaya tefsir rivayeti tenkitçiliği çıkması insan nazarında da çok önemlidir.Çünkü tefsir kitaplarını inceleyen onlardan ders çıkarmak isteyen kişi o kitabı incelerken onda aslı olmayan hadislerin ve rivayetlerin yer aldığını fark etmesi sonucu o kişinin tefsir kitaplarına bakış açısı değişeceği için tenkit ilminin var olması artı (olumlu)dur. SÜMEYRA KARABUĞAŞ HAZIRLIKLI İLAHİYAT 1-B

    YanıtlaSil
  77. 185-250
    Esbab-ı nüzul ilminin geleneklere bağlı bir şekilde açıklanması sonucu birçok sorun ortaya çıkmıştır.Bu sorunların önüne geçebilmek için nüzul ortamını çok iyi bilmek ve olaylara o çerçevede bakmak gerekmektedir.İnsan kendi aklıyla ve kendi fikir açısıyla Kur’an-ı okuduğunda onun genel hatlarıyla nelerden bahsettiğini anlayabilir .Bundan sonra insanlarda şöyle bir olgu ortaya çıkabilir;o zaman neden Kur’an ilimleri var ortaya çıktı? Bu onların onu anlayamadıklarından değil daha derin bir şekilde olaylar ışığında zihimlerinde hiç biş şekilde şüphe kalmadan anlamalarını sağlamaktadır.
    Peygamberimiz zamanında sahabiler esbab-ı nüzul rivayetinde tenkidin olmaması gerektiğimi öne sürmüşler omlar mügminler arasında ihtilafın olmayacağını öne sürmüş fakat daha sonraki dönemlerde birçok ihtilaflar olmuş buda esbab-nüzül tenkidini ortaya çıkarmıştır.
    Hadis usulü kriterlerinin esbab-ı nüzul ilmi üzerinde uygulanması ilede birçok sorun yok edilebilir.Çünkü hadis tenkitçiliği ile esbab-ı nüzul tenkidi bağlantılıdır.
    Kur’an-ı Kerim’in anlaşılmasında esbab-ı nüzul rivayetlerini değerlendirirken hadis metodolojisinden yararlanarak yapılacak tenkit senet-metin bütünlüğü içinde yapılmalıdır.
    Bir müfessir bir ayeti kapsadığı manalardan biri veya ikisi dahilinde kendisine yakın olan veya sorulan soruya cevap mahiyetinde sebeb-i nüzul söyler başka bir müfessir aynı ayetin başka manasına dayalı olara sebeb-i nüzul u söyler.Bu insanların fıtratında doğuştan var olan bir olgudur.Nüzul asrındaki bir hadiseyi veya o dönemdeki yaşayış tarzından kesit nakleden bir sebeb-i nüzul rivayetini ayetin anlaşılmasında değerlendirmek ile sahabilerin üzerinde derinlemesine düşündükten sonra bir ayetten çıkardıkları manaları ifade sırasında zikrettikleri sebeb-i nüzul değerlendirmesi farklı şeylerdir.Kur’an-ı Kerim’in anlaşılmasında esbab-ı nüzulü rolü açısından Kur’an’ın bütünlüğü kavramına bakıldığına sadece bir vecih ön plana çıkmaktadır.(bütün olarak Kur’an-ı Kerim) bu vecih diğer vecihleride bünyesinde barındırmaktadır.
    Kur’an Allah’ın yarattıkları içinde en büyük değeri insana verdiği gibi oda insanın kurtuluşu,sonu hakkında çok fazla mağlumat barındırmaktadır.Ayetlerin ve surelerin tertibi nüzula görede yapılmalıdır.Kur’an’ın insana hidayet rehberi olmasında maksat insan kendi yaşadığı toplumun sosyal,psikolojik sorunları içinde boğulurken Kur’an’ın kendi döneminde indiğini hissetmesiyle mümkün olur.
    Tefsir kitapları ve diğer İslam hukuku gibi kitaplarda ihtilafı körükleyen en büyük nedenlerden biri siyak-sibak çerçevesini dikkate almamaktır. Buna sa’lebe kıssasını örnek verebiliriz.Kur’an’ı Kerim insanın sadece tarihi varlık koşulu ile değil bütün varlık koşulları ile uyumlu ve o koşullara cevap veren bir ilahi mesajdır.SÜMEYRA KARABUĞAŞ HAZIRLIKLI İLAHİYAT 1-B

    YanıtlaSil
  78. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  79. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  80. RABİA KARAKAYA 08040175 İDKAB2

    EK 1
    BİZİ BİZ YAPAN GEĞERLERİMİZ VE HAYATIMIZI ANLANLANDIRMADAKİ YERİ
    Hayatı anlamamız özel de ise insanı yani kendimizi feylosofların sorduğu soruyla ben kimim sorusuna cevap bulmamız mümkünmüdür?
    Eğer mümkünse bu hangi minval üzere yapılmalıdır?
    Esas olan hayat ve hayatın getirdikleri karşısında üzülmek, ağlamak değil;spiroza'nın deyişiyle anlamaya çalışmaktır.
    DEGERLER NEDİR VE NASIL OLUŞUR
    En kaba tabiriyle değer; İnsan için önem art eden meta ve hadiselerdir.
    Değerlerin hayatı anlamlandırmamızdaki yeri; Temelin yapıda gördüğü göreve tekabül eder.
    En önemlisi ise hayatımız değerler sistemine göre mi şekilleniyor yoksa insanları sindirmek için büyük güçlerin her gün üzerimize boca ettiği korku sistemine göre mi?
    İNSANIN HAYATINA ANLAM VERMESİ NASIL GERÇEKLEŞİR
    Değerlerimiz amellerimizi biçimlendirir.Eylemlerimizin mesnetini değerleimiz oluşturur. Yapıp ettiklerimizi, bizim için taşıdıkları öneme göre derecelendi başka deyişle önceleme ve sonralama işini görür değerlerimiz.
    Her şeyde olduğu gibi anlam dünyasın da iki farklı kutuptan, karşıtlıktan oluşur.Bunlar ; Madde ve manadır. İkisinin de dengeli bir biçimde doyurulması gerekir.
    DEĞER-KÜLTÜR İLİŞKİSİ
    Bilgi buraya kadar bahsettiğimiz konuda önemli temel taşlardan birisidir. Bilgilerimiz çoğaldıkça birtakım yeni eylemlerde bulunuruz veya varolan eylemlerimizde değişikliğe gidebiliriz.
    Kültür; insanın kendini bulma çabasında vaat ettiği enerji ve bu enerjiden zuhur eden bitrikime denibilir.Kültür iki gruba ayrılır:
    1) Özgü Kültür
    2) Ortak Kültür
    Burada üzerinde durulması gereken konu insanın kendini bulma ya da bütüncül bir yapıya ulaşma konusunda izlemesi gereken yolun nasıl olması yani bir kılavuza ihtiyaç duyup duymadığını eğer duyuyorsa nedeni.
    Peygamberler, filozoflar, veliler bu bağlamda düşünülmesi gereken kişilerdir. Çünkü; bunların aşkın düşünceleri ve idealleri vardır ve insanın doğasın da varolan yüksek düşüncelere,ereklere,kutsallıklara cevap verip yönlendirecek güce de haizdirler.
    DEĞERLERİMİZİN TEMELİNDE NE VAR?
    Elbette değerlerimizin temelinde kültür vardır.
    Biz biz yapan geğerlerin anlaşılması için hem özgü kültürünüze hem ortak kültüre bakmalıyız.Kuran-ı Kerim ve Hz. Muhammed(SAV) ve yaşantısı bize gereken yanıtı verecektir.Değperlerimizin temelinde ne var sorusuna.

    EK 2
    TÜRK AİLESİNİN EV İÇİ DÜZENİNDE LEVHALAR
    Türkler iç mimariye ziyadesiyle önem vermişlerdir.Hat sanatında inkişat eylemişlerdir.Bu düzenlemelerde ve eserlerde önemli olan zahiri kısmı değil batini kısmıdır.

    EK 3
    OSMANLI MİMARİSİNDE KÜLTÜREL İFADELERİN GÖRSEL KULLANIMI
    Osmanlı mimarisi denilince akla ilk gelen kişi Mimar Sinan müthiç eserleriyle Osmanlı Mimarisinin topuklarına kanat takmıştır.Eserlerindeki o müthiç tekniğin ve inanılmaz estetiğin uyumu muazzamdır.Kültürel ifadeleri de hem koca Sinan hem de diğerleri yapıtlarında kullandılar ve bunu en iyi biçimde yaptılar.

    YanıtlaSil
  81. KURAN NEDİR- 3.BÖLÜM-11040319
    Hayatımıza anlam katan değerlerimiz vardır. Değerler bizi biz yapan kendimizi ifade etmemizdir. İnsanın zekasını ve aklını olumlu kullanmasını sağlar. Fıtri yetenekleri keşfetmesini sağlar. İnsanın hayatta kalmasını sağlayan onun kendisinde bazı yetenekler görmesi yapıp etmelerine bir anlam vermesi içinde bulunduğu durumu meşrulaştırmasıdır.
    İnsan öğrendikçe ve bilgilendikçe tutum ve davranışlarında değişiklik kazanır. Bu bilgiler aktarıldıkça kültür doğar. Kültürün bir kısmı onu meydana getiren millete özgüdür. İnsan kendini gerçekleştirirken hürriyetini de kullanır. Doğru ve değerli olanın yapılabilmesi için önder kişilere ihtiyaç vardır. Bu rehberde çevreye ve topluma nasıl ayak uydurulacağını bulabilmelidir. Değerlerin temelinde özgü kültürümüz etik meselesi ortak kültürümüz vardır. Bizi bugünlere getiren değerlerimizin temelinde ki Kuran ve Hz.Peygamberi günümüzde kalkınmanın bir imkanı olarak görmeliyiz.
    Türk ailesi oturma ve misafir odalarına astığı levhalar muhataplarının davranışlarını etkiler ve yönlendirir. Osmanlının etkisi ile hat ve tezhibin yeri milli güzel sanatlar arasında sayılmıştır. Yazı, mesaj güzelliği fıtri temizliğini bozmuş olanlara da kayıplarını yavaş yavaş buldurmayan rehberlik eden rabbani bir eğiticidir.
    Levhalar güzellikleri ve taşıdıkları manalar verdikleri mesajlar ile insanı az çok bir hayret ve hayranlık içinde bu duygunun sebebini ve gerçek iletini aramaya yönlendirir. Bunlar kitle iletişim araçlarının günümüzde ki kadar etkili olmadığı zamanlarda geçerliydi. O dönem insanımız yaşadığı dünyayı daha iyi görerek onaylayarak ve onu hayatına mal ederek yaşıyordu. Artık levhaların insani değerlerin daima yaşanılır kılınması hedefi artık yoktur.
    İnsan sıradan hedeflerin ötesinde peşinden koşmaya değer başka hedefler olduğunu görmeye çalışır. İnsanın olumsuz davranışlarından dolayı sürekli uyarlamak olmaz ama bunu levhalar bu işlemi pekala aktif bir şekilde yapabilir.
    İnsanın hayatını anlamlandırması ile mekan ilişkisi, mekana biçim verme isteği, biçim verişte hayatı algılaması hepsi birbiri ile ilişkilidir. Eski zamanlardan beri insan mimari- kent- çevre düzenleme, insanın akli ve ruhsal boyutu ile ilişki içinde olan sanat arasında iletişim bulunduğu gerçektir.
    Mısır dikilitaşları merkez fikrini simgeleştiren dağlara işaret etmek için dikilmiş, tapınaklar, saraylar ve kentler yeryüzünün merkezini gösteren simgeler olmuştur.
    Mimari ve sanat dildeki sözcükler yerine biçim renk, doku, ölçü, oran vb.. kavramları kullanan özel bir dildir. Mekana biçim verme ile hayatı anlamlandırma ilişkisi Kuran ile hayatını anlamlandırmış insanın gerçekleştirdiği İslam medeniyeti için de söz konusudur.

    YanıtlaSil